
Asya'nın Ucunda İkinci Brezilya
7 dk
13 yıl önce bağımsızlığını kazanan, kadrosu Brezilyalılardan oluşan Doğu Timor'un futbolda hedefleri büyük. Listenin tepesinde Dünya Kupası var.
"Duvarsız bir kulübede, sazdan çatı altında, paspaslarda otururken, yarın ölebileceklerini bilen ama dünyanın geri kalanının neden umursamadığını anlamayan insanlar bizi soru yağmuruna tuttu. ‘Neden?’ diye sordular, ‘Endonezyalılar ülkemizi neden işgal ettiler? Avustralyalılar bize neden yardım etmiyorlar? Kim? Evlerimize yapılan korkunç hasarı kim ödeyecek? Bu savaş neden Birleşmiş Milletler'e taşınmıyor?’ Tek istedikleri BM'nin burada olanları önemsemesiydi..."
Bu sözler, Asya'nın en ucunda yer alan Doğu Timor'daki işgal yıllarını en iyi anlatan film Balibo'da, Avustralyalı gazetecinin ölümünden kısa bir süre önce söyledikleri...
400 yıl Portekiz sömürgesi olarak kalan Doğu Timor, ilk bağımsızlık girişimine 1975'te kalkıştı. Ancak bu özgürlük macerası yalnızca dokuz gün sürdü. Yaklaşık 250 milyon nüfusa sahip dev komşusu Endonezya, 1 milyonluk küçük komşusunu işgal etti ve 27'nci vilayeti olduğunu duyurdu.
24 yıl Endonezya işgali altında kalan Doğu Timor, dünyanın en acı noktalarından biri hâline geldi. Nüfusunun 10'da 2'si katledildi, kaçabilme imkanı olanlar ise ülkelerini terk etti. İnsanlığın büyük bölümü, dünyanın uzak ucundaki katliamı görmezden geldi. Bu körlüğün sebebinin, Doğu Timor ve çevresindeki zengin doğal kaynaklar olduğunu tahmin etmek ise zor olmasa gerek.
Dünyanın en küçük ve fakir ülkelerinden Doğu Timor, özgürlüğünün 13'üncü yılında geçmişin acı izlerini hâlâ taşıyor. Ancak geleceğe umutla bakmak için büyük çaba sarfediyor.
Bu genç ülkenin yöneticileri, tüm dünyada kitleleri peşinden sürükleyen futbolu, halkın mutlu olması için bir umut olarak görüyor. Henüz profesyonel futbol ligi bile olmayan ülkede, Doğu Timor adını tüm dünyaya duyurmak için milli takımın başarısına büyük önem veriliyor.
2005'te FIFA'ya üye olan Doğu Timor Milli Takımı'nın kadrosunda, tam yedi Brezilyalı futbolcu yer alıyor. Teknik direktörleri de aynı topraklardan. Ortak dile sahip oldukları Brezilya'nın futboldaki gücünden faydalanıp, hayalleri olan Dünya Kupası'nda boy göstermek istiyorlar. En çok istedikleri rakip de tabii ki Brezilya. Futbol sayesinde hedeflenen, yalnızca yeşil sahadaki başarı değil... Doğu Timor'un 23 yaşındaki Brezilyalı savunma oyuncusu Paulo Martins, bunu güzel özetliyor:
"Brezilyalı arkadaşlarımla, Timor futbolunun gelişimi adına mücadele ediyoruz. Burada olmamızın tek sebebi futbol değil, aynı zamanda sosyal hayatı da hareketlendirmek. Bu, Doğu Timor adının Avrupa ve Amerika'da da duyulması ile ilgili bir proje. Buradaki yöneticiler sporun, özellikle de futbolun Timor'un yeni imajı açısından çok önemli bir role sahip olduğunun farkında. Bunun için de bizleri buraya davet ettiler."
Doğu Timor Futbol Federasyonu, yedi Brezilyalı futbolcuyu da Asya Ligleri'nde top koşturan isimler arasından seçti. Bu tercihte, Doğu Timor'daki yaşama ve ortama kolay uyum sağlayacakları düşüncesinin de payı büyük.
"2013 yılında, 21 yaşındayken Çin'de oynamak için Brezilya'dan ayrıldım. Ayrılmamın nedeni istediğim fırsatları bulamamamdı. Doğduğum ülkede bana yeterince değer verildiğini hissetmiyordum. Tanrı'ya şükürler olsun ki iyi bir seçim yaptım ve Çin'e transfer oldum. Orada ilk şampiyonluğumu kazandım. Doğu Timor Milli Takımı'na davet edilmem tabii ki Çin'de geçirdiğim iyi sezonla alakalı. Gelen teklif ve ortaya konan proje beni çok etkiledi, teknik direktörün de Brezilyalı olması artı bir etken oldu. Futbolumu çok beğendiklerini söylediler, bana böyle bir imkan verdiler ve ben de bunu değerlendirdim. Kendimi, değer verildiğim ülke olan Doğu Timor'a ait hissediyorum."
Paulo Martins, Doğu Timor'daki Brezilyalı futbolcuların ülkedeki meslektaşlarının gelişimine de büyük katkı sağladığını belirtiyor. Martins, Brezilya Milli Takımı'nın formasını giyemediği için tabii ki buruk. Ancak olmayacak bir hayal için bekleyerek zarar görmek istememiş. Kendisi ve ailesi için profesyonel düşünmesi gerektiğinin farkında. Doğu Timor forması ile çıktığı ilk maçı ise unutamıyor. Nasıl unutabilsin ki! Genç Brezilyalı oyuncu, yeni ülkesini 24 yıl boyunca işgal eden ve katliamlar yapan Endonezya'ya karşı sahadaydı...
"Endonezya, tek sınır komşumuz ve en büyük acıların baş mimarı. Bu maçı duyduğumdan beri gözümün önünden hep savaş sahneleri geçmeye başladı. ‘Maç nasıl geçer?’, ‘Kavga çıkar mı?’, ‘Acaba kazanırsak bir sıkıntı yaşanır mı?’ gibi sorular kafamı kurcalıyordu. Neyse ki her şey yolunda gitti. Sonuç zaten önemli değildi, önemli olan bu maçı kazasız bir şekilde atlatmaktı. Yalan söylememe gerek yok, çok korkmuştum."
Doğu Timor, 15 bin ada üzerine kurulu dev Endonezya'nın bir adasının yarısında kurulmuş bir ülke. Dünyanın en kalabalık Müslüman nüfusuna sahip Endonezya'nın, Hristiyan Katoliklerden oluşan küçük komşusu. Bu unsurları düşününce, Paulo Martins'in korkusunun yersiz olduğunu söyleyemek zor. Doğu Timor'da oynamaya başladıktan sonra Brezilya'da dikkat çekmeye başladığını ifade eden Martins, "Doğu Timor ile ilgili bilgi almak için Brezilya'daki gazeteciler hiç olmadığı kadar beni aramaya başladı. Bundan mutlu olmalı mıyım? Açıkçası, bazı şüphelerim var."
13 yıllık yeni ülkenin milli takımında şu ana kadar dokuz teknik direktör görev yaptı. Beşi de beklendiği gibi Brezilya'dan oldu.
Henüz üç ay önce göreve gelen teknik direktör Fernando Alcantara, Dünya Kupası hedefinin şu an için hayalden öte olmadığının bilincinde. Ancak ülkedeki futbol sevgisinin, Doğu Timor'u beklenenden daha kısa sürede dünya futbolunun en büyük arenasına taşıyabileceğine inanıyor.
Alcantara'nın şu sözleri de dikkat çekici: “Eğer bir mucizeyi gerçekleştirip Rusya'daki 2018 Dünya Kupası'na katılır ve Brezilya ile karşı karşıya gelirsek, sahadaki 22 futbolcudan 18'i Brezilyalı olabilir."
Doğu Timor bu yıl play-off'ta Moğolistan'ı eleyerek tarihinde ilk kez Dünya Kupası eleme gruplarına kalmayı başardı. Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Filistin ve Malezya ile gruptan çıkma mücadelesi veriyor. Üç maç sonunda toplanan 1 puan ise umutlarda bir azalmaya sebep olmadı.

Fernando Alcantara, Doğu Timor Milli Takımı'ndan gelen teklifi kabul etmesini bir başkaldırı olarak değerlendiriyor: "Asya'nın en ucunda, Dünya haritasında çoğu kimsenin yerini gösteremeyeceği, adını bile çok az kişinin bildiği bir ülkede, futbolla çok şeyi değiştirmeye çalışmak, normal bir insan davranışı değil."
Alcantara, ülkenin futbol için beklenenden daha iyi şartlara sahip olduğunu söylüyor. Tek sıkıntısı ise ilginç...
"Futbol, Doğu Timorlular için yeni bir şey. Yerli futbolcular, bu oyunun gerektirdiği bazı kurnazlıklardan habersiz. Çok naif ve masumlar. Saflık tabii güzel bir şey ama bugün dünyada oynanan futbol, bu kadar saflığı kaldırmıyor."
Doğu Timor futbolu, Brezilyalı futbolcuların da katkısıyla yükelişte. FIFA sıralamasında dört yıl içinde 205'incilikten, 163'üncülüğe gelindi. Bu tarihlerindeki en yüksek nokta. Ayrıca bu çıkışlarıyla ilk kez ülkelerini işgal eden Endonezya'yı geride bırakmayı başardılar.
Milli takımın bir önceki teknik direktörü Brezilyalı Fabia Magrao, Doğu Timor'u Dünya Kupası play-off'larına taşıyan hoca olarak ülke tarihine geçmenin gururunu yaşıyor.
"Başkent Dili'de beş ay yaşadım. Moğolistan maçında unutulmaz bir ortam vardı. İlk kez insanların gözlerindeki futbol sevgisini bu kadar net gördüm. O gün, ülkenin ana gündem maddesi bu maçtı. Karşılaşmayı oynayacağımız Ulusal Stat, kapasitesinin üzerinde seyirci almıştı. Sonuç istediğimiz gibi oldu ve tarih yazdık."
Magrao, ülkede futbola karşı büyük bir sevgi olduğunu, dünyadaki önemli liglerin sıkı takipçilerinin bulunduğunu söylüyor. Doğu Timor'da profesyonel lig bulunmaması ise ona göre en büyük handikap.
"Doğu Timor’da futbol oynayanların her gün düzenli antrenman yapması için çok uğraştık. Devlet de bu işe büyük destek veriyor. Profesyonel bir ligin kurulması için çalışmalar sürüyor. Umut ediyorum ki yakında Timor Futbol Ligi’nde maçlar oynanmaya başlayacak. Yerel bir lig olmamasına rağmen oyuncuların sahip olduğu seviye beni çok etkiledi. Bundan dolayı kendi kafamızdaki oyun planını onlara aktarmak çok da zor olmadı. Milli takımın alt yaş kategorilerinde yer alan gençlerin sahip olduğu tekniği görseniz, inanamazsınız. Bu nedenle 12, 15 ve 19 yaş altı takımlarını bizzat takip ettim. Bazen yardımcı antrenörümle Doğu Timorlu oyuncuları, Brezilyalıların yanına koysak ayırt edemeyeceğimizi konuşurduk. Kesinlikle, oyun zekaları ve teknik seviyeleri üst düzeyde futbolcular. Yakın gelecekte Doğu Timorlu bir futbolcuyu Premier Lig veya La Liga'da görürseniz şaşırmayın."
Magrao, Doğu Timor'un henüz tam anlamıyla keşfedilmemiş bir ülke olduğunu belirtiyor. Zengin yer altı kaynaklarının yanı sıra, doğal güzelliklerinin de bakir olduğunu söylüyor. Bir gün Doğu Timor'u ziyarete gidersek, Magrao'ya göre yapmamız gerekenler şunlar:
"Bu ülkenin güzellikleri çok fazla kimse tarafından bilinmiyor. Müthiş plajları, ormanı ve dalış için mükemmel sahilleri.. Doğu Timor adeta bir cennet. Burada tüm dünyanın sıkıntılarından izole çok güzel zamanlar geçirebilirsiniz. Dağlarda yürüyüş ya da enfes koylarda dalış yapabillirsiniz. En büyük sıkıntı ise ülkeye ulaşım. Yalnızca Endonezya ya da Avustralya üzerinden uçuşlarla Doğu Timor'a gelebiliyorsunuz."
Magrao'nun, Dili'deki sosyal yaşam tanımı ise şöyle: "Din hayatlarında çok önemli bir yer tutuyor. Her yerde kilise görüyordum. Çekirdek aile değiller, burada neredeyse her aile geniş. Her ailede çok sayıda çocuk var. Gece hayatı çok fazla yok. Ev-iş-kilise arasında geçen bir yaşam düşünün. Gündüz vakitlerinde, işi olmayanları bulacağınız yer ise plajlar.”
Doğu Timor'da, futboldaki cesur politikaya rağmen, gelişmekte olan her ülkede yaşanan sıkıntılar baş gösteriyor. Futbol Federasyonu Başkanı Francisco Kalbuady Lay, aynı zamanda ülkenin turizm, ticaret ve sanayi bakanlığı görevlerini de yürütüyor. 2012'de hakkında çıkan yolsuzluk iddialarına rağmen görevini sürdürüyor.
Doğu Timor’da en önemli gelir kaynağı, petrol ve tarım. Petrol yataklarına yapılan keşiflerle, yenileri eklenmeye devam ediyor. Doğu Timor halkının yıllarca büyük acılar çekmesine sebep olan petrol, artık ülkenin refaha ulaşmasını sağlayan temel unsur olabilir. Petrol ve doğal gaz rezervleri yüzünden ülkenin başına yeni bir işgal gelir mi korkusu ise halkın içindeki yerini maalesef koruyor.
Balibo filminin son sahnesinde güneş batarken kumsalda futbol oynayan çocuklar, ülkenin gelecekteki özgür ve güzel günlerini temsil ediyordu. Doğu Timor’un futbol vasıtasıyla kendini dünyaya tanıtıp güzel günlere daha hızlı ulaşıp ulaşamayacağını ise hep birlikte göreceğiz.