Bu Gece Kral Benim

Juventus ile Real Madrid arasında 3 Nisan 2018 gecesi oynanan Şampiyonlar Ligi çeyrek final mücadelesinde 64. dakikaya kadar her şey olağan seyrediyordu. İki takım geçen sene finalde karşılaşmış, Cristiano Ronaldo’nun ağırlığını koyduğu maçta Juventus, Real Madrid’e direnememişti. Bu karşılaşma öncesi de tahminler Real Madrid’in yarı final biletini alacağı yönündeydi ve işler de o yönde ilerliyordu. Şampiyonlar Ligi’nin en iyi oyuncusu Ronaldo, daha 3. dakikada attığı golle takımını 1-0 öne geçirmişti. Juventus taraftarı beraberlik golü bekliyor, deplasman ekibi ise yakaladığı avantajı korumaya çalışıyordu. Ancak 64. dakikada futbol sahalarında, hele bu seviyelerde çok görmediğimiz bir şey oldu ve bir anda karşılaşmanın anlamı başka bir noktaya taşındı.

Dani Carvajal’in ortasında Juventus savunmasının arasından olağanüstü bir röveşata vuruşu yapan Cristiano Ronaldo topu ağlara gönderdiğinde, hem stadyumdaki futbolseverler hem de ekran başındaki milyonlar, futbol tarihinin en ikonik anlarından birine tanıklık ediyordu. Gol, atıldığı organizasyonun büyüklüğünün yanında teknik anlamda da birçok futbolseverin hayatı boyunca gördüğü en kusursuz röveşatalardan biri olarak tarihe yazılmıştı bile. Sonrasında yaşananlar ise olan biteni biraz daha unutulmaz hâle getirdi.

Juventus tribünleri önce az sayıda kişinin katılımıyla sonrasında da çığ gibi büyüyen bir etkiyle ayağa kalkıp Ronaldo’yu alkışlamaya başladı. Hızla tüm stadyumu saran bu takdir hareketi, muhteşem golü daha da ayrı bir yere koyuyordu. Futbolda zirveye çıktığı günden beri yalnız kalmaya alışmış, sadece kendi oynadığı takımların taraftarlarından sevgi görebilmiş bir adam, yabancı bir statta, kendisini bir dakika önce ıslıklayan rakip seyirciler tarafından ayakta alkışlanıyordu. Bu çok önemliydi; çünkü kariyeri boyunca sayısız kupa ve bireysel ödül kazanan Ronaldo, o gece başka bir şey elde etmişti: Sadece rakip taraftarların değil, dünya üzerinde bu maçı seyreden herkesin takdiri ve hayranlığını...

CR7, mütevazı bir şekilde elini göğsüne koydu ve alkışlara alkışla karşılık verdi. Tüm kariyerini "O mu, Messi mi?" soruları içinde geçirmiş ve çoğu zaman bir adım geride görülmüş birisi için, tüm bu yaşananlar kesin bir zafer gecesiydi. Bu gece dünyanın en iyisi oydu ve ertesi sabah yarışın tekrar başlayacak olması hiç umurunda değildi...