
Diva
2 dk
Federica Pellegrini, Katie Ledecky'yi geçerek altığı altın madalyayla birlijte bugün İtalya'da epey sık bir biçimde konuşuluyor. Sebebi ise gelecek...
Katie Ledecky kaybetmek nedir bilmiyordu. Gerçekten. Genç ABD’li, 2017 Dünya Yüzme Şampiyonası’nın 200 metre serbest finali öncesinde depar taşına geldiğinde de daha önce çıktığı 12 finalin tümünü kazanmanın güvenini taşıyordu. Yarışa bu güvenle başladı, Avustralyalı Emma McKeon’la uzun süre kafa kafaya gitti ve sonunda Federica Pellegrini’ye geçildi. Dünya rekorunun sahibi, genç dünya yıldızı karşısında bir süredir etkin olamadıktan sonra sıranın yeniden kendisine geldiğini belki de son bir defa göstermişti.
Ledecky de bu yüzden, şimdilerin kayıp ismi Missy Franklin’in tek bir şampiyonadaki altı altın madalya rekorunu da kaçırmış oldu. Ancak madalyonun Pellegrini yüzünde ise yine bir rekor vardı. 2005’ten başlamak kaydıyla yedi farklı dünya şampiyonasında 200 metre madalyası çıkaran İtalyan, bunu başaran ilk sporcu oluyordu. 2015 Amerika Açık’ı kazandıktan hemen sonraki konuşmasında emeklilik kararı açıklayan vatandaşı tenisçi Flavia Pennetta’dan mı özendi bilinmez ama Pellegrini de bu altın madalya sonrası birçoklarını şaşırttı. Altınla birlikte iç huzura kavuştuğunu söylediği RAI mikrofonlarına “Bu son 200 metre yarışım, yüzme kariyerim daha farklı bir yolda devam edecek” diyordu. Tüm bunları söylerken yine karizmasından taviz vermemişti. Zaten onu diğerlerinden ayıran da tam olarak buydu.
İtalya’da yalnızca spor değil; moda, hatta magazin dergilerinin sayfalarında da ona rastlamak mümkün. 2017 Dünya Şampiyonası öncesinde verdiği bir röportajda ilk olarak kariyeriyle alakalı bir soruyu yanıtlayan Pellegrini, hemen ardından ayakkabılarla ilgili konuşuyor mesela. Röportajın akışı kariyer-ayakkabı olarak ilerliyor. Yine bir başka söyleşide Alman Welt am Sonntag, ona “Gina Lollobrigida, Claudia Cardinale ve sen, İtalya’nın süper yıldızlarısınız” diye başlayan bir soru yöneltebiliyor. Pellegrini için, her ikisinin de yaşı 80’e ulaşmış bu efsane aktrislerle aynı cümlede anılmak artık alışıldık. Yine de La Stampa gazetesinin biraz da abartarak “Tüm zamanların en büyük kadın spor yıldızı” şeklinde nitelediği yıldız yüzücü, ortada iki karakteri olduğunu söylüyor. Biri, ailesiyle vakit geçirmeyi seven sakin Federica. Diğeri, başarılara açlığı hiçbir zaman azalmayan, üzerindeki basın ilgisinden ve fotoğraf çektirmekten hoşlanan Pellegrini. Şimdilik o ‘Pellegrini’, eski iddialarından biraz uzakta. Hem de aldığı efsane altına rağmen.
Misal; Tokyo 2020 ile ilgili hedefleri sorulduğunda biraz daha sakin kalıyor; “32 yaşında, 200 metrede olimpiyat altını alacağını düşünen bir ‘çılgın’ değilim” sözleriyle şüphesiz ki destekçilerini üzüyor. “Bu noktada dört yıllık bir plan yapmak fazlasıyla mantıksız” demesi ise onun yüzmeye biraz daha Akdenizli yaklaştığını gösteriyor. Yine de unutulmaması gereken bir şey var. O İtalya’da bir diva ve divina (çılgın) kökünden gelen bu kelime, Pellegrini’nin 2020 yahut ilerisinde neler yapabileceğinin ipuçlarını veriyor. Her ne kadar kendisi o kadar çılgın olmadığını söylese de...