Gerçek Rekor

Çizgi karakter Bugs Bunny’nin maceralarına dahi konu olan ‘Babe’ Ruth, ABD spor tarihinin ilk büyük ikonlarından biriydi. 1914’te başladığı kariyerini 1935’te sonlandırdığında, tam 714 home run (sayı turu) yapmıştı ve bu rakam, kazandığı yedi World Series şampiyonluğunu gölgede bırakmak için yeterliydi. Rekorun kırılması için 39 yıl beklemek gerekecekti…

Henry Louis Aaron ya da bilinen adıyla ‘Hank’ Aaron, 1950’li ve 1960’lı yıllarda ligin önemli isimlerinden biriydi. Gerek taraftarların gerekse de Afro-Amerikalı gençlerin idollerinden biri oldu. 29 Eylül 1973’teki home run’ıyla birlikte, kariyer rakamı 713’ü bulmuştu. Sezonun bitimine bir maç daha vardı ve herkes, Atlanta Braves’in yıldızının Ruth’un rekorunu egale edeceğinden emindi. Fakat Hank, sezonun son maçında, Houston Astors karşısında, Ruth’u yakalamayı başaramadı. Film, yeni sezon öncesinde kopacaktı…

Braves’in sekreteri, 900 bin küsur mektup arasında kaybolmuştu. Hepsi Aaron’a gönderilmişti ama tebrik ya da hayranlık içeren mesajlar yoktu. Ruth’un rekorunu egale etmesi hâlinde Aaron’ı öldüreceğini söyleyen de vardı, goril fotoğrafları gönderen de… Hank, yeni sezonda hayatta kalıp kalmayacağından endişe duymaya başlamıştı. Ona arka çıkanlardan biri, Atlanta Journal’ın editörü Lewis Grizzard’dı. Tehdit mektuplarını gönderenler, Grizzard’ı ‘zenci sevici’ olmakla suçladı. Bu dönemde, önemli bir destek de Babe Ruth cephesinden gelmişti. Ruth’un eşi Claire Merritt Hodgson, “Babe Ruth yaşasaydı, rekoru kırması için Aaron’ı büyük bir heyecanla desteklerdi” açıklamasını yaptı...

Braves sezonu Cincinnati’deki üç maçlık seri ile açtığında, Aaron sahada değildi. Rekoru, evleri Atlanta’da kırması istenmişti. Fakat ligin yöneticisi Bowie Kuhn, kalan iki maçta Aaron’ın sahada olması gerektiğini belirtince, Cincinnati Reds’e karşı sahaya çıktı ve Ruth’la home run sayılarını eşitledi.

8 Nisan 1974’te kendi seyircisi önüne çıktığında, rekoru kırması kesin gibiydi. Beklenen de oldu; ‘Çekiç’ lakaplı Aaron, 53 bin kişi önünde Los Angeles Dodgers’lı Al Downing’in ikinci atışını saha dışına göndererek rekoru kırdı. Aaron ailesiyle zaferi kutlarken ona ilk mikrofonu uzatan kişi, yıllar sonra bir medya ikonuna dönüşecek genç Craig Sager’dan başkası değildi… Hank, kariyerini 755 home run’la noktalayacak ve 1976 yılında emekli olacaktı.

Barry Bonds, Afro-Amerikalılara baskının nispeten azaldığı 1980’lerde lige giriş yaptı. Pittsburgh Pirates’taki altı sezondan sonra, babasının da oynadığı San Francisco Giants’a geçerek bir nevi eve dönüş gerçekleştirdi. 1990’ların sonlarına gelindiğinde, ligin önemli home run erbaplarından oldu ve Mayıs 2006’da Ruth’u, 7 Ağustos 2007’de de Hank Aaron’ı geçerek lig tarihinin zirvesine kuruldu. Aynı sezonun sonunda sahaları terk ettiğinde, topu 762 kez rakiplerinin çok uzağına göndermişti. Fakat ‘ufak’ bir sorun, tartışmaları da beraberinde getirecekti…

2003'te patlak veren skandal kapsamında, Bay Area Laboratory Co-operative (BALCO) kuruluşunun doping ‘müşterileri’ arasında Bonds’un da olduğu konuşulmaya başlanmıştı. Senatör George J. Mitchell’in 2006'da sunduğu rapordaki steroid kullanan beyzbolcular listesinde de başköşedeydi. BALCO Skandalı nedeniyle 2007’de mahkemeye çıktı ve 15 Aralık 2011’de 30 gün ev hapsine çarptırıldı. Bütün bunlar, rekoruna gölge düşmesi için yeterliydi. 28 Mayıs 2006’da Washington Post’ta yayımlanan bir yazıda, Babe Ruth’un Bonds’tan neden daha iyi olduğu maddeler hâlinde açıklanıyordu. Teknik ve istatistik bilgilerin verildiği dört maddenin sonrasında beşinci ve son madde şöyleydi: “Ruth, hiçbir zaman steroid kullanmakla suçlanmadı.”

The Guardian yazarı David Lengel ise 2014’te yayımlanan “Aaron mı, yoksa Bond mu home run kralı?” başlıklı yazısında, Bonds için “Steroid Çağı denen dönemin poster çocuğu” ifadesini kullanıyor ve şunları ekliyordu: “Büyürken telefon numaramdan önce şu ikisini ezberlemiştim; Ruth’un rekoru 714 ve Hank’in rekoru 755.”

Bu ‘krallık’ tartışmasına farklı bir bakış açısı getiren beyzbol yazarı Joe Posnanski ise olayın aslında rakamlarla çok da ilişkisi olmadığını, Hank Aaron’ı bir nevi Afro-Amerikalıların mücadelesiyle bağdaştırarak şöyle anlatıyordu:

“Şatonun, artık krala ihtiyacı yok. Aaron’ın bıraktığı miras sadece home run’lardan ibaret değil. Mücadelesi ve gösterdiği performans, onun kariyerini anlatıyor. Sahaya her gün en iyi performansını taşımak, çoğu kişiye göre imkânsızdır. Ama Henry ‘Çekiç’ Aaron bunu başarmıştı. Jesse Owens’tan hızlı koşanlar var diye Jesse Owens’ı görmezden gelemeyiz. Bu rekor da Bonds’ta olabilir ama yarattığı etki kesinlikle Aaron gibi değil.”