socratesXreflect_alt

Bağlam Beklentisi

7 dk

Gol beklentisi ve daha birçok gelişmiş veri; futbolun yorumlanışını, hatta oynanışını etkiledi. Ancak bu popüler gücü doğru bağlam üzerine oturtmak, futbolu yorumlarken ve hatta oynarken de dikkat edilmesi gereken noktaların başında geliyor.

"Milyonlarca doların döndüğü bir pazarda size galibiyeti getirmek için yardım edebilecek araçları kullanmamayı tercih etmek ve kendinizi sınırlandırmak, benim çok anlayabileceğim bir şey değil. Futbolda istatistiği ve futbolu değerli kılan en temel şey şans unsuru. Futbolu bilinmez olduğu için seviyoruz ama siz çok çalışarak, karar mekanizmanıza verileri ve bilimi dahil ederek bu şans oranını minimize edebilir, bilinirliğin ihtimalini yükseltebilirsiniz. Golf efsanesi Gary Player'ın dediği gibi:

'Ne kadar çok çalışırsam, kendimi o kadar şanslı hissediyorum.'"

The Athletic'in veri analisti Mark Carey'nin "Bir teknik direktör, maç taktiklerinin ya da oyuncu transferlerinin ne kadarını veriler üzerinden şekillendiriyor" sorusuna cevabı buydu. Zirvede daralarak giden yolda büyük adımların değil, küçük adımların sizi yukarı çekebileceğini düşünüyordu. Haklıydı. İcra ettiğiniz herhangi bir meslekte elit seviyelere çıktığınızda rakipleriniz arasındaki farkı en küçük detaylar belirlerdi. Ve küçük detaylar, bu seviyelerde her zaman en çok fark yaratanlardı.

Verilerin günümüz spor dünyasında artık ne kadar küçük bir detay olduğu tartışmaya açık değil. Sayılar, Amerikan sporlarında uzun yıllardır bir gelişim departmanı olarak hayatını sürdürürken, benzer olguların Avrupa'ya ve Avrupa'daki sporlara da sirayet ettiği bir gerçek. Futbol gibi hayli düşük skorlu bir sporda ancak kapsamlı proje takımlarının veri analisti çalıştırabildiğini görsek de her geçen gün bu koltuklara dair arzın artış gösterdiği, son yıllardaki dikkat çekici noktalardan biri.

Kulüplerin veri analistlerini işe almaları bir yana, gelişmiş sayılar gündelik bir futbol taraftarının sohbetinde dahi kendine yer bulabiliyor. Evet, Chelsea geçen hafta çok fazla gol atmış oluyor ancak gol beklentisi yeteri kadar yüksek çıkamayabiliyor. Veya Dortmund'un son haftalarda rakip ceza sahasında topla buluşma sayıları hiç olmadığı kadar düşük gözükebiliyor. Kısacası, her yeni gün futbol biraz daha analiz ve sayılar üzerinden konuşulmaya başlanıyor.

Bu değişimdeki temel fark, insanların bilgiye daha rahat ve kolay ulaşma kabiliyeti. Geçmiş yıllara göre standart bir spor izleyicisi branş fark etmeksizin izlediği oyunun etrafında dönen detayları daha rahat bir şekilde kavrıyor ve arka plandaki ufak detayları daha çok merak ediyor. Yıllar boyunca nerede yaşıyorsa yaşasın şartlar gereği yerel kalan izleyici, global eksende ücretsiz edinebildiği sayılarla birlikte fikirlerini pekiştirerek yorumcuya dönüşebiliyor.

Yerel ve globaldeki farklar yalnızca insanlar özelinde de geçerli değil. Dünyanın hemen her alanda daha entegre bir yere dönüşmesi, uluslararası düzeyde yaşanan ekonomik sorunlar ve en üst seviyedeki takımların arasında farkların küçük detaylarla belirlenmesi, kulüplerin oyuncu seçimlerinde ve transferlerinde farklı pazarlarda da etkili olmasını zorunlu kıldı. Fakat bu zorunluluğun futbolcu nüfusu genişlemeye devam ederken eski usullerle tamamlanması kolay gözükmüyordu. Öyle ki Monchi de bu konuda benzer düşünen yöneticiler arasındaydı:

"Pazar artık çok genişledi. Doğru sınıflandırmalar yapmalı ve bazı ligleri belirli süreler boyunca sayılar üzerinden takip etmelisiniz. Eğer o oyuncu veri noktasında istikrarlı şekilde size bir şeyler sunuyorsa canlı izlemeyi dahil edebilir ve oyuncuyu yerinde takip edebilirsiniz. Tabii ki aynı şeyler madalyonun tersi için de geçerli. Yeni dünya düzeninde asla yapmayacağınız bir şey varsa, o da bir oyuncu sadece sayılarına bakarak ya da yalnızca çıplak gözle izleyerek oyuncuyu transfer etmektir."

İspanyol transfer gurusu, Mark Carey ve Gary Player ile benzer düşüncelere sahipti. Elinizde oyuncuya dair çarpıcı sayılar varsa bu oyuncunun kesinlikle transfer edilmesi gereken bir oyuncu olduğunu işaret etmezdi. Fakat bir anlaşmayı tamamlamadan önce dikkat çekici verilere göz gezdirmek, hiç kimsenin zararına da olmazdı. Spor, her zaman şans unsuruna sahip olduğu için ilgi çekici olmuştu fakat bu sporu icra eden herkesin yegâne amacı, şans unsurunu minimize etmek ve olayları önceden planlamaktı.

Verilerin de hayatımıza bu denli entegre olmasının sebebi muhtemelen buydu. Bir takımın maç boyunca yüksek bir gol beklentisine sahip olması o takımın her zaman kaliteli şanslar yarattığını söylemezdi. Zira maç boyu rakip kaleye etkisiz ama sayıca fazla şutlar çekerek de gol beklentinizi 1,8'e yükseltebilir ya da aynı xG'ye yalnızca beş şutta ulaşabilirdiniz. Yine de aynı takımın sezon boyunca gol beklentisinde yüksek bir hacme sahip olması, o takımın pozisyon üretmekte mahir olduğuna dair bir işaret sunabilirdi. Ne de olsa veri analizinde bağlam hemen her şey demekti ve eğer sayılara yeteri kadar işkence ederseniz, onlar size istediğinizi her zaman söylerdi.

İşte tam olarak bu yüzden hayatımızın içine iyiden iyiye dahil olan bu sayıları kullanırken bağlamı yerli yerine koymak ve aynıları aynı yere taşımak mühim. Maç taktiklerini kurgularken veya transfer görüşmelerini hızlandırırken dikkat edilmesi gereken onlarca detay var. Zira teknolojinin gelişmesi, filtrelenmesi ve doğru iletişim kanalı ile sunulması gereken sayıların artmasına neden oluyor, havuz genişliyor. Havuz genişledikçe geçmişte sıklıkla kullanılan bazı istatistik kalemlerinin değeri düşebiliyor. Örneğin yıllarca pas isabet yüzdeleriyle yargılanan orta saha ve stoperler, artık üçüncü bölgede ve baskı altında yaptıkları paslar ile değerlendiriliyor.

Elbette benzer detaylar günümüzde en sık kullanılan terimlerden olan 'gol beklentisi' için de geçerli. Sezon içerisinde takımların hangi skor durumuna göre xG'lerini artırdığı gelişmiş verilerdeki en mühim referans noktalarından birisi. Skoru aldıktan sonra oyundan düşmüş rakibine karşı gol beklentisini artırmak, her zaman üretim parlaklığına ve takımın 0-0'daki gücüne işaret etmeyebilir. Benzer şekilde düşük hacimde gol beklentisine sahip bir forvetin atması gereken golden daha çok atması ile direkt olarak yüksek hacimdeki xG'ye sahip bir santrforun, ulaşması gereken gol sayılarından daha azına imza atmasını kıyaslamak da yorumu bağlam dışına çıkararak yanıltıcı sonuçlar doğurabilir.

Günün sonunda bu ve benzeri istatistik kalemlerinin yeni spor düzenindeki yerlerini reddetmenin çok fazla bir anlamı yok. Bu sayılar, ya zorlu bir maça taktik planını hazırlayan antrenörün farkı yaratacağı detay olarak hayatımıza etki edecek ya da sıradan bir yorumcunun maç hakkında yaptığı analizleri sağlama alması için yardımcı olacak. Kullanım amacı ne olursa olsun, oyunun ruhunu öldürsün veya öldürmesin, gol beklentisi başta olmak üzere veriler artık hayatımızın bir parçası. Bu nedenle onları reddetmek veya amacı dışında kullanmak yerine, onların en doğru sonucu vereceği bağlamların arayışında olmak, belki de en sağlıklısı.


90. Sayı
Eylül 2022



Socrates Dergi