
Işık Hızı
9 dk
Olimpiyat ikincisi, profesyonelde dünya şampiyonu, İngiltere'de TV şovlarının aranan ismi, ışık hızıyla attığı yumruklarıyla ünlü, Pakistan asıllı İngiliz boksör Amir Khan, Socrates'e konuştu.
Her şey Amir Khan'ın 'İstanbul'a uçuyorum' temalı Instagram postunu görmemle başladı. Şans eseri, o sırada ben de Süper Kupa maçını izlemek üzere İstanbul yolundaydım. Bu güzel tesadüfü ve fırsatı değerlendirmek için hemen temasa geçtim.
İki gün süren yazışmalar sonrası ünlü boksörle İstanbul'da kaldığı boğaz manzaralı otel odasında buluştuk. Ringdeki hızlı ve agresif yapısı özel hayatında sakin ve samimi bir kişiliğe bürünmüştü. Tüm sorularımı içtenlikle yanıtlarken Manny Pacquiao'ya meydan okumaktan da geri durmadı...
Britanya tarihinin olimpiyat madalyası kazanan en genç boksörüsünüz, eğer fırsatınız olsa 17 yaşındaki Amir Khan'a ne söylemek isterdiniz?
Aslında 17 yaşımdaki hâlime bir şeyler söylemek kolay olmazdı. O genç çocuk oldukça akıllı ve ne yaptığını bilen bir kişilikti. Herhangi bir şeyi farklı yapar mıydım? Bence yapmazdım. Atina'da geriye iyi bir isim bıraktım. Finalde Kübalı Mario Kindelan ile kaliteli bir maç çıkardım. Birkaç tavsiye vermem gerekseydi hayallerine sınır koymamasını isterdim. Kendine inanmasını söyler, ringde herkesi yenebileceğini, o günkü hızı ve gücüyle otuzlu yaşlarındaki boksörleri de alt edebileceğini anlatırdım.
Olimpiyat şampiyonu Kindelan'ı Atina'dan bir sene sonra yenmiştiniz...
Evet, ben o sırada profesyonele geçmek üzereydim ve Küba ile İngiltere takımlarının ikili maç yapacağını öğrendim. Profesyonelde milyon dolarlık bir sözleşme imzalamaya bu kadar yakınken birçok insan bu maça çıkmamı doğru bulmuyordu. Boks tarihinde amatörden profesyonele geçişteki en büyük anlaşmalardan birisi masadaydı. Yenilirsem bir prestij ve para kaybı olabileceğini söylediler. Ben ise onu yenebileceğimi biliyordum. Kübalılar genelde profesyonele geçmediği için başka bir rövanş fırsatım da olmayabilirdi. Ayrıca bir yıl daha tecrübe kazanmıştım. "Maça çıkacağım" dediğimde herkes şaşırdı. Kazandım, profesyonele geçerken özgüvenim artık tavan yapmıştı.
İki küçük kızınız var. Bir röportajınızda onlar olmasaydı emekli olabileceğinizi, artık onlar için dövüştüğünüzü söylemiştiniz. Alayna ve Lamaisah hayatınızı nasıl değiştirdi?
Artık onlara iyi bir gelecek bırakmak için dövüşüyorum. Ben kaliteli bir hayat yaşadım. Onların da iyi bir hayat sürmesini ve kaliteli eğitim almalarını istiyorum.
Bu onları şımartmak anlamına gelmiyor, tabii ki çok çalışmak zorunda olacaklar ama onlara fırsat sağlamak istiyorum.
Eski dünya şampiyonusunuz ve kariyeriniz boyunca birçok önemli maça çıktınız. Marcos Maidana, Marco Antonio Barrera, Zab Judah gibi büyük isimleri mağlup etmeyi başardınız. Sizin için kariyerinizdeki en anlamlı galibiyet hangisiydi?
Andriy Kotelnik maçı sanırım. İlk kez dünya şampiyonu olmuştum. Kemer kazanmak hayatımdaki en değerli amaçlardan birisiydi. Biliyorsun, Kotelnik ile WBA süper hafif sıklet unvan maçına çıkmadan üç maç önce pek de adı sanı duyulmamış Breidis Prescott'a mağlup olmuştum. Bu maçtan dolayı insanlar benden şüphe duyuyordu ve kendimi tekrar kanıtlamam gerekiyordu. Kotelnik ise Maidana gibi bir ismi yenip bu maça çıkıyordu. Ben de Marco Antonio Barrera'yı yenerek kemer maçına gelmiştim. Manchester'da çok özel bir kemer maçıydı. Onu yendim. Boksun onur listesine girecek kadar büyük bir isim olan Zab Judah'ı yendiğimde de çok mutlu olmuştum. Bunlara Luis Collazo maçını da ekleyebilirim.

Son olarak Billy Dib ile Suudi Arabistan'da karşılaştınız ve rahat kazandınız. Gelecekte sizi ne bekliyor?
Şimdiden söylemek zor ama kariyerimin son dönemindeyim. Belki iki maç daha yapıp sonra emekli olacağım. Beni burada seninle buluşturan ve dünyada tanınmamı sağlayan şey boks oldu. Sporu bıraktığımda bunu özleyeceğim.
Sizin de içinde olduğunuz yarı orta sıklet cadı kazanı gibi kaynıyor. Son olarak efsane isim Manny Pacquiao, Keith Thurman'ı yendi. Bir sonraki maç Pac-Man ile olur mu?
Pac-Man ile Suudi Arabistan'da büyük bir maça çıkabilirim. Onun ekibi bu maçla yakından ilgileniyor ve anlaşmaya yakın. Ama son karar tabii ki Pacquiao'da olacak. Önemli olan da onun kararı olacak. İkimiz iyi arkadaşız ama iş başka, dostluk başka.
Diğer taraftan Pacquiao kendi ülkesinde aynı zamanda politikacı, çok yoğun bir adam. Bu maçın olup olmayacağını zaman gösterecek. Ben istiyorum.
Herkes Kell Brook ile karşılaşmanızı bekliyordu ama çok cesur bir kararla Terence Crawford karşısına çıktınız.
Kell Brook uzun zamandır dövüşmüyor. İnsanların formda olmayan birini yendiğimi söylemelerini istemedim. Brook'un kafası karışık. Ne yaptığı belli değil. Bir şey söylüyor ama sonra bambaşka bir şey yapıyor. Amir Khan'la dövüşeceğim deyip son anda vazgeçmesi riskini almak istemedim.
Aslında Brook cesur bir boksör, Golovkin ve Errol Spence Jr. gibi isimlerle ringe çıkma cesaretini gösterdi.
Evet, haklısın. Brook bu saydığın maçlarda favori değildi ve kaybedecek bir şeyi yoktu. Ama benimle ringe çıkarsa iki İngiliz dövüşmüş olacak ve bir maçtan fazlasını kaybedecek. Bu maçta yerel bir rekabet var ve Golovkin'e yenilmesiyle bana yenilmesi aynı şey değil. Bu nedenle üzerinde çok baskı var. Son zamanlarda bu baskıyla baş edemiyor gibi. Terence Crawford bugün dünyanın en iyi boksörlerinden birisi. Onunla ringe çıktım. Ben bu sporu bıraktığımda birileri bana "Amir Khan şununla dövüşmedi" desinler istemiyorum. Çıkabildiğim en büyük maçlara çıkıyorum. Kariyerimde bunu görebiliyorsunuz. Tüm gençler bunu yapmalı, Floyd Mayweather ya da Pac-Man fark etmez. Kimseden çekinmeye gerek yok.
Eğer her şey sizin elinizde olsaydı son üç maçınızda kimlerin karşısına çıkmak isterdiniz?
Manny Pacquiao ilk sırada olurdu. Kell Brook'u ikinci sıraya koyabiliriz. Danny Garcia rövanşı güzel olabilirdi. Son dönemde düşüşte, bir yükselişe ihtiyacı var.
Profesyonel boksta en zorlandığınız şey ne oldu?
Politika ve antrenmanlar. Ben boks içindeki politikayı zamanla öğrendim. Artık kendimin promotörüyüm, menajeriyim. Bazen Top Rank bazen de Matchroom gibi büyük şirketlerle iş birliği yapıyorum. Kendimin patronu olmak ringe çıktığımda beni rahatlatıyor.

Sizce günümüzün en iyi ağır sıklet boksörü kim?
Hepsi iyi arkadaşlarım ama Tyson Fury bence şu an en iyisi, ardından Deontay Wilder geliyor ve üçüncü sırada da Anthony Joshua var.
Sence Anthony Joshua, Andy Ruiz Jr.'dan rövanşı alabilecek mi?
Bence rövanş için acele ediyor. Nakavtla yenildiyseniz biraz zamana ihtiyacınız oluyor. Birkaç maç kazanıp özgüvenini tazeledikten sonra Ruiz karşısına çıkması daha akıllıca olurdu. Britanyalı olduğu için onu destekliyorum ama işi kolay değil.
Tanıdığınız Türk boksörler var mı?
Evet. Mesela benimle aynı dönemde dövüşen Selçuk Aydın... 2004 Atina Olimpiyat Oyunları'nda onunla aynı sıkletteydik. Çok iyi bir boksördü. Atina'da 60 kg'da Bulgar boksöre (Dimitar Stilianov) kaybetmişti. Ben de bir sonraki turda Stilianov'u yenerek çeyrek finale yükselmiştim. Hem amatörde hem profesyonelde her zaman onunla aynı sıkletteydik ama ne yazık ki hiç ringde karşılaşma fırsatımız olmadı.
Aynı olimpiyatta gümüş madalya kazanan bir de genç bir çocuk (Atagün Yalçınkaya) vardı, galiba 18 yaşındaydı, onun da profesyonelde iyi bir kariyeri olabilirdi. Şimdi de Avni Yıldırım var. James DeGale'i yendiğini duymuştum. (Avni Yıldırım ile James DeGale'in Miami'de sparring yaptığı biliniyor.)
Boks dışında kendi adınıza kurduğunuz bir vakıf da var. Bu vakfın çalışmaları nasıl gidiyor?
Amir Khan Vakfı ile insanlara yardım etmeye çalışıyorum. Finansal olarak iyi durumdayım ve boksun bana kazandırdıklarını insanlara geri vermeye çalışıyorum. Yunanistan'da Midilli adasında mülteciler için çalışmalar yaptım. Türkiye'de de yapmak isterim. Sadece bir tweet ile Yunanistan'daki mültecilere on beş tır yiyecek ve giyecek yardımı yolladım. İngiltere'de, Bolton'da bir salonum var. Orayı bir süre kapadım ve insanlara eğer zor durumda olan insanlara yardım etmek istiyorsanız göndermek istediğiniz şeyleri salonuma bırakabilirsiniz dedim. Ben sadece bir tır bekliyordum. On beş tır yardım gönderebileceğimizi hayal etmemiştim. İngilizler bu konuda harika. Yardım eden o insanlara müteşekkirim.