Kahraman

17 dk

Juan Jose Florian'ın trajedisi, Kolombiya'nın da trajedisi. Ama ünlü gazeteci Matt Rendell'a anlattığı hayat hikâyesinde Florian'ın bütün dünyaya sunabileceği başka duygular da var: Umut. Mücadele. Azim.

Juan Jose Florian, çocukluğunu Kolombiya'nın yağmur ormanlarından kabaca ve düzensizce kesilen orman açıklarında geçirdi. Çocukluğunu geçirdiği yerde, Juan'ın anne-babası ve yedi kardeşi tarafından yetiştirilen papaya, portakal ve avokadoları toplayan kamyonların açtığı tekerlek izlerinden başka yol yoktu. Yaşadıkları bölge geceleri yasadışı silahlı gruplara teslim oluyordu. Juan ve ailesi, ormanda her gün yeni cesetler görüyorlardı. Silahlı grupların uyguladığı sokağa çıkma yasaklarına karşı gelenler alınıyor, elleri kolları bağlanıyor ve ancak geceleri bırakılıyor. Bu suçlarını tekrar etmeleri halinde ise infaz ediliyorlardı. 1966'da temelleri atılan, 2016'da ise dağılan Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri'nin (FARC) gerillaları ve onların paramiliter hasımları bölgede devamlı yemek, para ve hatta bazen daha fazlasını arıyorlardı.

Televizyon yoktu. Diğer çocukların futbol taraftarı olduğu bir dönemde Juan ve ağabeyi Miller, geceleri gökyüzünü aydınlatan ve arkasında ışık bırakan mermileri izlemek için gizlice avluya çıkar, Kolombiya ordusunu desteklerlerdi: "Ordudakiler ciddi ve profesyoneldiler. Sizden asla bir şey istemezlerdi. Ordu orada olduğunda gece geç saatlere kadar sokakta oynayabilirdik. Okula gidenler ise zorla askere alınmaya karşı güvendeydi."

Juan ve ağabeyi büyüdüklerinde asker olmaya karar vermişlerdi. Miller, 23 yaşına geldiğinde izbe ve bir başına kalmış taşradaki evinden en yakındaki kasabaya geçti. Belgelerini bir kontrol noktasına sundu ancak oradaki görevliler zorunlu askerlik hizmeti için epey geç kaldığını söylediler. Şikâyet etmedi. Birkaç hafta sonra bir grup FARC askeri, Florian'ın ailesini ziyaret etti ve bir mesaj bıraktı. İfadelerine göre, aile bir oğlunu gerici güçlere vermek zorunda kalmıştı. Bir başkasını devrime borçluydular! "Annem onlarla mücadele etmeye çalıştı. Hatta onlara yalvardı. Beni götürürlerken gözyaşlarıyla kutsadı beni."

Elli yıl süren silahlı mücadelede FARC, yüzde 70'i 15 yaşından küçük 18 binden fazla çocuğu silah altına aldı. Kaçırılan çocuklardan biri olan Florian, ilerleyen yıllarda Kolombiya hükümeti ile gerillaların 1999'da müzakere masasına oturduğu askerden arındırmış bölgedeki FARC sığınak noktalarından birine gönderildi. Bir yandan örgütün önde gelenleri barış için masaya oturmaya hazırlanırken diğer yandan FARC mücadeleyi sürdürmek için çocuklardan oluşan bir ordu kurmaya devam ediyordu: "Saatlerce süren psikolojik baskılara maruz kalıyorduk. Öğrettikleri değerler, annemin öğrettikleriyle çelişiyordu. Sürekli kaçmayı düşünüyordum. Günlerim etrafı izleyerek, dinleyerek ve plan yaparak geçiyordu. Firar edip yakalananların davaya ihanet ettikleri için nasıl yargılandığını, bağlandığını ve kurşuna dizildiğini gördüm."

Florian, oldukça solgun gözlü ve aşık olmuş bir gerilla kızını hatırlıyor. O kız ve erkek arkadaşı kaçmışlardı ancak yakalandılar ve askeri mahkemeye çıkarıldılar. Daha sonrasında yaşananlar ise Juan'ın aklından bugün bile çıkmıyor: "Onların etrafında görevlendirilmiştim ve kız benden yardım istedi. Evet veya hayır demedim. Tek söyleyebildiğim 'Benimle konuşmayın' oldu. Ağlayarak kendi mezarlarını kazdılar. Daha sonrasında komutan silahını çıkardı ve onları vurdu. Bana da 'Onları göm' dedi. Yüzlerini toprakla örttüm."

Florian telkinlerine direndi ve çocuk askerliğinin bir döneminde talih yüzüne güldü. Taburu 27. cephe, bir polis karakoluna saldırmak üzere gönderildi. Ordu, helikopter de göndermişti. "Beni gördüler ve ateş etmeye başladılar. Bir ağacın gölgesine saklandım. Helikopter üzerimde dönerken ayaklarımı sürüyerek bagajın arkasından dolaştım.

Arkadaşları kaçarken Juan bir çiftlik evine daldı ve orada bulunanları, hiçbir şeyden habersiz bir çifti ele geçirdi: "O bölgelerde çok sayıda FARC sempatizanı vardı ve firarileri teslim ettiklerinde ödül alıyorlardı. Ben de 'Yanlış bir hareketinizde sizi vururum' dedim. Kıyafete ihtiyacım olduğunu söyledim. Onlar da bana kot pantolon ve beyaz bir gömlek verdiler. İkisine de yere yatmalarını söyledim ve tek elimle üzerimi değiştirdim. Ayağa kalkmamalarını söyledim ve koşarak evden çıktım. Bir ordu barikatı buldum, tüfeğimi fırlattım ve oraya yaklaştım. Görevlilere bir gerilla olduğumu ve teslim olmak istediğimi söyledim. İki gündür yemek yemediğimi anlattım. Onlar da bana yiyecek verdiler ve başımdan geçenleri anlattım. Ağabeyimin hangi taburda görev aldığını sordular. Neyse ki ağabeyim FARC tarafından zorla askere alındığımı daha önceden bildirmişti ve kimliğimi doğrulayabildiler."

Florian, Bogota'da ordunun himayesine alındı. "Beni bulurlarsa diye sokağa çıkmaya korkuyordum. Korkunç bir şeydi. 15 yaşındaydım ve çok büyük, güçlü bir düşmanım vardı."

Tüm bunlar olurken Juan'ın annesi, kendi güvenlikleri için yatılı okula gönderdiği diğer çocuklarıyla beraber çiftliklerinden kaçmak zorunda kaldı.

2000'e gelindiğinde Florian 18 yaşına girdi ve orduya katıldı. Orduda aldığı eğitimin ardından uyuşturucu çetelerine ve akaryakıt kaçakçılarına karşı mücadele etmeye başladı. Ağabeyi Miller ordudaki görevine devam etti ancak El Dorado kasabasında FARC ile girdiği bir çatışmada büyük bir trajedinin öznesi oldu. "Oldukça kafa karıştırıcı bir operasyondu. Karşısına çıkan bir adamı vurup öldürdü. Cesedi teşhis etmeye gittiklerinde ise en yakın arkadaşını vurduğunu gördü. Derinden etkilenmişti. Âdeta şoka girdi."

Kardeşi Miller, kronik paranoid şizofreni belirtileri göstermeye başladıktan sonra Florian onu görmek için izinli olarak eve gidip geliyordu. Anneleri çiftliği satmıştı fakat FARC'ın talep ettiği sözde vergiyi ödemeyi reddetmişti. Ancak örgüt, annesini ve Juan'ı yeni evlerine kadar izleyip takip etmişti. 12 Temmuz 2012'de avluya indiklerinde bir paketle karşılaştılar.

"Kapının yanında bir şey gördüğümü hatırlıyorum. Pakete doğru yürüdüm, çömeldim ve ellerimi uzattım. Daha sonrasında hatırladığım tek şey çığlık atarak yerde yattığımdı. İki kolumu da kaybetmiştim. Sağ bacağım yırtılmıştı. Dizimin üstünde, her yerde ikinci ve üçüncü derece yanıklar vardı. Sağ gözümü ve kulağımı kaybetmiştim. Ağabeyim başımı tutarken 'Öldür beni. Vur beni. Böyle yaşayamam' diye bağırıyordum. Başımı okşadı ve bana 'Bunu benden isteme. İyi olacaksın' dedi. Onu sinirlendirmek için küfür edip hakaretler yağdırıyordum. Daha sonrasında kendimden geçtiğimi hatırlıyorum."

Florian, 12 gün süren bir komanın ardından uyandı. Depresyonun, halüsinasyonların ve intiharın pençesindeyken aylarca süren ameliyatlar ve deri nakilleriyle uğraşmak zorunda kaldı. "Pencereden veya merdiven boşluğundan aşağı atlamayı düşünüyordum. Aklımdan geçen ise 'Ya başarısız olursam ve daha da kötü bir duruma düşersem?' düşüncesiydi. Kendimi bir arabanın önüne atabilmek için bu halde yürümeyi öğrenmeye karar verdim. Ama sonunda yine aynı sonuca vardım: 'Ya hayatta kalırsam?' dedim."

Kolombiya'da sokakta dilenen tekerlekli sandalyeli insanlar ve devletten yardım almak için sonsuz kuyruklara giren halk her gün karşılaşabileceğiniz manzaralardır. Florian bir kazazede veya mağdur gibi gözükmeme konusunda kararlıydı. Aylarca süren yoğun bakımdan sonra orduda, çatışmalarda travma geçirenler için kurulan Özel Jose Maria Hernandez Taburu'na transfer edilme şansına sahip oldu. Taburdaki yaklaşık bin askerden 300'ü amputeydi ve her gün üç-dört yeni asker onlara katılıyordu: "Acınacak haldeydim ve bu durumdan bıkmıştım. Ama daha sonrasında kendimi kahkahaların ve kardeşliğin olduğu bir yerde buldum. Diğer askerler bana 'Çeyrek tavuk' diyorlardı. Bacaklarıma dokunup gülüyorlardı. Yumruk yumruğa kavgayla birbirimizi tehdit ediyorduk ama kimsede yumruk diye bir şey olamazdı! İşte orada hayata döndüm."

Florian, hidroterapi tedavisi de alıyordu ve bir yerden sonra rekabetçi bir ortam oluşmuştu. Bir noktadan sonra, suyun altında nefesini ekipteki arkadaşlarından çok daha uzun süre tutabildiğini ve onları havuzda mağlup edebildiğini fark etti.

Florian kendine zaman ayırmaya ve suyun altında geçirdiği süreyi geliştirmeye başladı. Havuzda trafik kazalarında yaralanan ve vücudundaki dokuların bozulması sonucunda kalıcı hastalıkların pençesine düşen Bogota'nın Paralimpik Yüzme Ligi'nde yarışan sivillerle tanıştı. Florian artık askeri takım için yüzecekti: "Arkadaşlarımın bazıları, acılarını unutmak için kendilerini içkiye verdiler ama ben farklı bir hayat istemiştim. Daha uzun mesafeleri yüzmek istedim. Kazadan sonra elimde kalan az sayıdaki uzvumla hırsım daha da büyüdü. Para Yüzmede engeller, bariyerler ve ayrımcılık yok. Uyku uyuyabilmek ve kendimle barışık olabilmek için ilaca bağımlı olduğum bir psikiyatrik tedaviyi henüz daha yeni geride bırakmıştım. Sabahları antrenman için kalkıp kahvaltı yapıyor, iki-üç saatlik bir dinlenmeden sonra havuza dönüp iki saat daha antrenman yapıyordum. Akşam yemeği yiyip dinlendikten sonra geceye kadar bir-iki saat daha yüzüyordum. Yüzme beni ilaçlardan kurtarmıştı. Hatta yüzme benim ilacım oldu."

İlk madalyasını 2013 yılında, Minnesota Üniversitesi'nin düzenlediği bir organizasyonda kazandı. Üç yıl boyunca S5 kelebek sınıfında yarıştı, madalyalar kazandı ve Kolombiya, Venezuela, Brezilya, ABD ve Kanada'da düzenlenen yarışlarda rekorlar kırdı. Son madalyasını ise 2015'teki ulusal oyunlarda kazandı. Bir sonraki yıl, yani patlamadan dört yıl sonra ordudan emekliye ayrıldı ve üniversitede psikoloji okumaya başladı. Bu, artık askeri paralimpik yüzme takımında rekabet edemeyeceği anlamına geliyordu. O da başka bir spor tutkusunun peşinden gitmeye karar verdi. "Beni büyüten üvey babam, çoğu Kolombiyalı gibi bisiklete fena halde takıntılıydı. Fransa, İtalya ve İspanya Turu'nun olduğu zamanlarda radyosuyla sürekli yarışların yorumlarını dinlerdi."

İlginç olan ise Juan asla bisiklete binmemişti. Çocukken bile. "Asla yapamayacağımı düşünmüştüm. Kollara, bacaklara, iyi gören gözlere ve hızlı reflekslere ihtiyacım olduğu düşüncesindeydim." Ancak merak Juan'ı daha iyiye götürdü.

"Biri kız kardeşime tamir etmesi için bir bisiklet vermişti. Bisikleti alıp bir arkadaşımla ara sokağa götürdüm, kollarımı gidonlara halatla bağladım ve yola koyuldum. Dengemi kaybedip yere çakılacağımı düşünüyordum. İşin özü şuydu ki istisnasız hepsi olumsuz binlerce düşünce aklımdan geçiyordu ama bisiklete binip sağlam bacağımla pedala bastığım an yanıldığımı anladım. Arkadaşıma 'Hadi gidelim' dedim. Caddeden yukarı çıktım, göbekten döndüm, tekrar arkadaşımın olduğu yere geldim ve ona 'Bir bisikletçi olabilirim. Paralimpik bir bisikletçi olabilirim!' dedim."

Juan'ın eşi Angie, metal saçları kovalara dönüştürüp kollarına takabilmek için elektrikli bir matkap kullandı ancak tendonlarında hâlâ sıkıntı vardı ve sırt ağrıları da geçmiş değildi. Ulusal çapta spor yetkililerine yardım için başvurdu ancak boşunaydı.

Juan, bu durumu "Kolombiya'da paralimpik spor, üç kez ampute edilenlerden ziyade küçük sakatlıklar geçirmiş profesyonel sporculara açık" diyerek açıklıyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "Biz ise potansiyel, maddi bir külfet veya rehabilitasyon alacak bir hasta gibi görülüyoruz."

Juan, Aralık 2017'de kendi göbeğini kendisi kesti: "Aralık ayı geldiğinde askerler, ailelerinden uzaktaydı. Noel zamanıydı ve insanlar böyle dönemlerde bunalıma girebiliyorlar. Silaha ulaşmak konusunda hiç sıkıntı yaşamadıkları için de intihar oranlarında bir artış oluyor. Kolombiya'nın önde gelen kahve yetiştirici bölgelerinden, Kolombiya Hava Kuvvetleri'ne bağlı Hava Bakım Kolordusu'nun bulunduğu hava üssünde bir motivasyon konuşması yapmak için davet edilmiştim. Benden hayat hikâyemi anlatmamı ve günlerimin nasıl geçtiğinden bahsetmemi istediler. Oradaki mühendislerle sohbet ederken aerodinamik konusunda uzman olduklarını ve işlerinde genellikle karbon fiber kullandıklarını fark ettim. Onlara bisikletimi modifiye etmeme yardım edip edemeyeceklerini sordum, 'Daha önce hiç bisikletle çalışmadık ama yapalım!' dediler. Halihazırda yaptıkları işlerden yola çıktılar, fikirlerimi de aldılar ve daha sonrasında ağırlık-aerodinamik ilişkisi üzerine çalışmaya başladık.

Florian, dünyadaki diğer tüm C1 sınıfı bisikletçilerden daha fazla ampütasyona sahip olduğunu düşünüyor. Florian'ın sakatlıkları bisiklet tasarımcıları için büyük zorluklar yaratıyor. Buna rağmen uçak mühendisleri 18 kiloluk bir bisikleti son teknoloji karbon fiberle 8,5 kiloya kadar indirdiler. Juan Jose Florian; Belçika, İtalya ve Hollanda'daki Dünya Kupası etkinliklerine, Hollanda ve Portekiz'deki dünya şampiyonalarına yaptığı seyahatleri çekilişler düzenleyerek ordudan aldığı emekli maaşına gönüllü katkılar ve küçük sponsorlar ekleyerek finanse etti.

2019 yılında telekomünikasyon firması Movistar Colombia, Juan Jose Florian'a sponsor olmaya başladı. Artık ulusal çapta tanınıyordu ve süper kahraman lakabı onunlaydı: "Kolombiya'da ampütasyonlu insanlara 'mochos' denir. Bisiklete binmeye başladığımda kendi kendime 'Superman veya Batman gibi kahramanlarımız varsa neden 'Mochoman' diye bir kahramanımız olmasın?' dedim."

Sekiz bisikletçi arasından Tokyo'daki Paralimpik Oyunları'na katılacak ilk üç sporcu arasına girememesine rağmen Florian, bir şeyi dünya görüşü haline getirdi: "Hâlâ hayattayım ve bir sonraki olimpiyat kapıda."

Her halükârda artık yeni bir hedefi var. Çoktan başarılı bir yüzücü ve bisikletçi olarak addedilen Juan'ın hedefi, Ironman triatlon yarışlarında yarışmak. Ağustos 2021'de '_mochoman' adlı Instagram hesabından kullanılmış bir protezi denerken bir video paylaştı: "Şu an hafif tempolu koşu sürecindeyim. Daha sonrasında koşmaya başlayacağım için de çok heyecanlıyım. Özel bir protezim veya beni destekleyecek bir sağlık ekibim yok ama yanımdaki insanlarla bunun üzerine gideceğiz."

Ancak Juan daha fazlasını istiyor: "Bir sporcu olarak tüm dünyaya hayallerinizi gerçekleştirebileceğinizi göstermek istiyorum. Bu sadece rehabilitasyonla ilgili bir şey değil, rehabilitasyonun da ötesinde. Silahlı çatışmalarda kaybettiğimiz asker ve polisler, heba edilmiş yetenekler oluyor, hayatlarının ilerleyen dönemlerinde içki ve uyuşturucu batağına düşüyorlar. Çatışmalarda yaralanmış askerlere daha fazla fırsat verilmeli. Bunun sesi olmak istiyorum."

Bu yıl Movistar Colombia, Juan Jose Florian'ın poster çocuğu olduğu bir kampanyayla, gündelik hayatında engellerle karşılaşan insanlar için telefon faturalarında yüzde 15 indirim yaptığını duyurdu. Kardeşi Miller Florian, paranoid şizofreniden muzdarip olmaya devam ederken Juan Jose Florian onu neredeyse öldüren bombayı "Hayatın bir hediyesi ve ikinci doğum" olarak adlandırıyor.

Öte yandan, Kolombiya'da yıllarca süren çatışmalarda işlenen suçları inceleyen Barış için Özel Yargı Mahkemesi, 1966'dan 2016'ya 18 yaş altı 18 bin 667 çocuğu FARC'ın zorla silah altına alması üzerine soruşturmalar yapılacağını duyurdu.

Çeviri: Kerim Kılıç

Socrates Dergi