İmza

3 dk

Bugün skyhook ve dream shake ne kadar çalışılırsa çalışılsın hâlâ kolaylıkla tekrar edilebilir imzalar olarak görülmüyor. Sebebi biraz da Kareem ve Hakeem'in kendisi...

Günümüzde Michael Jordan nasıl savunulurdu?

Savunulamazdı.

Seksenlerin sonunda “Jordan Kuralları” adı verilen savunma stratejisiyle Micheal Jordan’ı yavaşlatmaya çalışan Detroit Pistons, iki yıl süreyle başarılı olmuştu. 1989 ve 1990’da iki NBA şampiyonluğu elde ettiler. Joe Dumars, genellikle Jordan’ın karşısında kalan oyuncuydu.

Girişteki alıntı, Joe Dumars’ın ABD’li yazar Roland Lazenby’yle yaptığı uzun söyleşiden. Günümüz oyunundaki faul kuralları nedeniyle Jordan’ın karşısında herhangi bir oyuncunun kalamayacağını düşündüğünü söyleyen Dumars, şöyle devam ediyor: “Wade’in 2006’da nasıl şampiyon olduğuna bakın. Eğer biz bu kurallarla oynuyor olsaydık, Bulls’a karşı kazanma ihtimalimiz yoktu. O yüzden, tarihte savunulması en güç oyuncunun kim olduğunu tartışmanın gereği yok. Cevap her seferinde, her dönemde Jordan olur.”

Peki, tarihte savunulması en güç hareketi tartışabilir miyiz? Mesela Dirk Nowitzki’nin geriye çekilerek kullandığı şut, Shaquille O’Neal’ın drop step’i veya Tim Duncan’ın bank shot’ı gibi modern döneme damga vuranlar... Ya da biraz daha öncesindeki, Kareem Abdul-Jabbar’ın skyhook’u ile Hakem Olajuwon’ın dream shake’i... Neden yaygınlaşmadılar? Neydi onları özel kılan?

Kareem, 1940’larda NBA’in ilk büyük uzunu olan George Mikan’ın kullandığı çengel atışı geliştirerek mükemmelleştirmişti. Mikan’a oranla çembere çok daha uzaktan kullandığı atışı, onun haricinde düzenli bir hücum silahına çevirebilen olmadı. Celtics efsanesi Kevin McHale bile zamanında skyhook çalıştığını ama Kareem’in ‘eşsiz bileğinden’ çıkan atışın, çalışılarak kazanabilecek bir hücum silahı olmadığını anladığını söylüyordu. Hakeem’in ise alçak posttaki etkinliğine ulaşabilen bir oyuncu yoktu. Kalecilik geçmişinin de yardımıyla kazandığı çeviklik, kusursuz el-ayak koordinasyonuyla birleşince durdurulamaz bir silah ortaya çıkmıştı. 1995 NBA Play-Off’unda Hakeem karşısında madara olan David Robinson, çaresizliğini şöyle özetliyordu: “Hakeem’in dönüşlerine çözüm üretmek? Güzel bir rüya.”

Her iki oyuncu da basketbol kariyerlerinin ardından imza hareketlerini yeni jenerasyona göstermeye çalıştı. Olajuwon, yıllar içinde LeBron James, Kobe Bryant, Yao Ming, Dwight Howard ve hatta Ömer Aşık’la alçak post idmanları yaptı. Abdul-Jabbar ise biraz daha şanssızdı. Michael Olowokandi’yle başladı; Jerome James’le devam etti, Andrew Bynum’la bitirdi. Gelişim kaydedenler oldu elbet ama bir daha ne skyhook tekrarlanabildi ne de dream shake...

Socrates Dergi