Kevin Garnett Alfabesi

Andy Miller: Bazı sporcular için menajerleri birer iş ortağından fazlasıdır. Kevin Garnett’in kariyerinin başından beri menajerliğini yapan Andy Miller için de aynı şeyi söyleyebiliriz. Garnett’in NBA tarihinin en fazla kazanan oyuncularından biri olduğunu da düşünürsek, kötü bir iş ilişkisi sayılmaz…

Boston: Gençlik ve olgunluk… Minnesota ilk evi olmuştu ve orada çok şey öğrenmişti. Boston’a gittiğinde ise daha tecrübeli bir oyuncuydu. İlk ve tek şampiyonluğunu da orada, yeşil formayla kazandı. Ve bir Celtics geleneği olan Gino Time dansına TD Garden’da her ekrana geldiğinde ondan alışık olmadığımız kadar neşeli bir tavırla eşlik etti.

Chicago: Garnett'in ünlendiği yer Chicago’ydu. Kaliforniya’daki lise hayatı, siyah ve beyaz öğrenciler arasında çıkan bir kavga sonrası, Chicago’daki Farragut Career Academy’de devam etti. Garnett, daha sonra umutları boşa çıkaracak olan Ronnie Fields'le birlikte yeni okulunun lideriydi ve bu performansı, 1995 NBA Draft’ında ilk sıralarda seçilmesini sağladı.

Çocuk: Kevin Garnett kariyeri boyunca birçok lakabı oldu, ‘The Big Ticket’ bunlardan en ünlüsüydü. Ancak hepsinden önce, lige 19 yaşında yeni adım atmış bir çocuğu temsil eden ‘Da Kid’ vardı.

Tim Duncan: Garnett ve Tim Duncan, aynı pozisyonda yer almalarına rağmen farklı oyun stillerine ve daha da farklı kişiliklere sahip iki oyuncuydu. Fakat bir ortak noktaları vardı; ikisi de tarihin en iyi oyuncuları arasındaydı. Bu nedenle de isimleri, kariyerleri boyunca hep birlikte anıldı. Ve ikili hiçbir zaman birbirlerinin en iyi dostu olmadı.

Ev: Soğuk, kasvet, karanlık... Garnett, bir gün bile Minnesota'nın havasından şikâyet etmedi. Tam tersine, şehrin gece hayatının zayıflığı onu daha fazla çalışmaya itiyordu. Hikâyesi burada başladı, burada bitti. 21 numara, 21 yıllık kariyerini evinde noktaladı.

Flip Saunders: KG'nin Minnesota'dan ayrılışındaki en büyük neden, yönetimle yaşadığı kavgaydı. Bu atışma, yıllar ilerledikçe sürdü. Tek bir istisnayla... Garnett, bir geri dönüş ihtimalinin olduğunu söylüyor ve ekliyordu: "Orada bağlarım var, Flip var." Sonunda, 2015'te döndü. Birkaç ay sonra Flip Saunders hayatını kaybetti. Bu ölümle sarsılan KG, eski koçunu Facebook hesabından bir fotoğraf paylaşarak andı. Yere oturmuş, Saunders'ın otoparkta yıllarca arabasını koyduğu yere bakıyordu. Ve mesajında şunu yazmıştı: "Her zaman kalbimde olacaksın.”

Tom Gugliotta: Garnett, 3 Kasım 1995’te NBA’deki ilk sayılarını Gugliotta’nın asistiyle bulmuştu. Tecrübeli oyuncu, yavaş yavaş KG ve Marbury’nin omuzlarında yükselen takımın önemli bir parçası olarak görülüyordu. Ama KG’nin büyük kontratıyla birlikte takım içinde başlayan gerginlik, bu üçlüyü dağıttı. Garnett’le oynadığı sezonların ikisinde 20 sayının üstünde ortalama tutturan Gugliotta da kariyerinin geri kalanında takım takım dolaştı ve asla hak ettiği değeri görmedi.

Hall of Fame: NBA oyuncuları en erken, emekli olduktan beş yıl sonra basketbolun Şöhretler Müzesi’ne girebiliyor. 2021’de müzenin yeni üyesi olacak isimlerden üçü ise şimdiden belli: Garnett’le birlikte, yine bu yıl veda eden Tim Duncan ve Kobe Bryant.

Isırık: Birçok meslektaşı, emekliliğini açıklayan KG'yi sosyal medyada onurlandırdı. Joakim Noah da bu kervana katılanlar arasındaydı. Yalnız bir gariplik vardı. Noah, "Bu savaşlardan çok şey öğrendim" mesajının yanına Garnett'in kendisini ısırdığı bir fotoğrafı koymuştu. Isırmak, gerçekten de KG'nin sahada uyguladığı taktiklerden biriydi. Duncan'la efsanevi pozunda da bu özelliğini göstermişti.

İnsanlık: Parkelerin özel muhabiri Craig Sager, renkli takım elbiseleriyle bilinir. 2009 yılında Garnett’ten tüm kıyafetlerini yakması yönünde bir tavsiye alan Sager, kanser tedavisi gördüğü günlerden birinde ise hastane odasında, Garnett’ten gelen çiçeği gördü. Kendi deyimiyle ‘gördüğü en rekabetçi oyuncudan’ bu jesti almak, onun için hayli özeldi.

Jiggly Boy: Garnett, Minnesota’dan ayrı kaldığı yıllarda çok şeyi özlemişti. Celtics ve Nets yolculuklarından sonra döndüğü ilk evinde, Target Center’da onu karşılayan taraftarlar arasında bir de eski dost vardı. Jiggly Boy lakaplı Timberwolves taraftarı, göğsüne yazdığı “Hoşgeldin KG” yazısıyla yine tribünde dans ediyordu.

Kontrat: KG'nin 1997'de imzaladığı altı yıllık 126 milyon dolar değerindeki kontrat, NBA tarihinin kilometre taşlarından biri. Yıldız ismi ligin en çok kazananı yapan bu imza, takımının uzun yıllar başka büyük hamle yapamamasını da beraberinde getirdi. Hatta Stephon Marbury'nin takımdan ayrılma nedeni olarak da bu kontrat gösterildi; zira KG’den sonra takımın, ona ödeyebileceği sadece 71 milyon doları kalmıştı.

Lokavt: 1999'daki lokavtın tek nedeni, Garnett'in aldığı yüklü miktardaki kontrat değildi. Ama kesinlikle bunun da büyük etkisi oldu. Takım sahipleri isyan etmiş, NBA'deki maaş sisteminin değişmesi gerektiğini söylemişti. Lig, o sezon Şubat'ta başladı ve 50 maçlık normal sezonun ardından başlayan play-off'ta şampiyon San Antonio Spurs oldu. Garnett'in kontratıyla alevlenen lokavt tartışması, en büyük rakibi Tim Duncan'ın ilk yüzüğüyle sonlanan bir yılı beraberinde getirdi.

Stephon Marbury: Minnesota, Garnett'ten bir yıl sonra Marbury'yi kadrosuna kattı. İkilinin birlikteliği Stockton-Malone'a benzetiliyordu. Ama belki de çöküşün anahtarı bu benzetmedeydi. Marbury, bir gün antrenmanda koç Saunders'a dönmüş ve "Stockton olmak istemiyorum" demişti. 1999'da da takımdan ayrıldı. Şimdilerde Çin'de Beijiing Ducks forması giyiyor.

Nara: Tutku, Garnett’in karakterinin en önemli parçalarından biriydi. Bunu bazen sert oyunuyla, bazen de rakip oyuncuları sinirlendiren sözleriyle yansıtırdı. Fakat attığı çığlıklar, tutkusunun en çok açığa çıktığı anların başında geliyordu.

OBF: Sporcuların yakın çevrelerinde hep aynı isimleri görmeye alışığız. Garnett’in arkadaş grubunun ise diğerlerinden farklı olarak bir de adı var: OBF, yani Official Block Family... Fakat OBF, aynı zamanda şıklığıyla da bilinen Garnett’in giyim markası.

Öncü: Garnett'in liseden NBA'e gelişi, Paul Pierce'a göre ‘baraj kapaklarını açan’ olaydı. Herkes Garnett gibi olmak istiyordu. Kobe Bryant, LeBron James gibi süper yıldızlar da onu takip etmiş, ilerleyen yıllarda üniversiteye gitmeden direkt lige adımlarını atmıştı.

Paul Pierce: Hayır, her şey Boston'da başlamadı. KG ile ‘The Truth’ ilk kez doksanların başında Kaliforniya'daki bir lise turnuvasında aynı formayı giymişti. Pierce o günü şöyle anlatıyor: "Sahada bir oraya bir buraya koşuyordu, herkesin şutunu blokluyordu, bağırıp çağırıyordu. Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim. Eğer onun gibi değilseniz, sizi sahada istemiyordu." İkilinin yolları yıllar sonra kesişecek, Ray Allen'ın da katılımıyla birlikte Boston'daki 'Büyük Üçlü' oluşacaktı.

Quentin Richardson: Paul Pierce ile Richardson’ın anlaşamadığı bilinen bir gerçek. Peki Garnett ile Richardson neden kavga etmişti? Çünkü Pierce, Garnett’in takım arkadaşı ve ona yapılan şeyler Garnett’e yapılmış sayılır. 2010’da oynanan Heat ile Celtics arasındaki play-off serisinin ilk maçında rakibine dirsek atması da bu sebepten... O maçtan ihraç edilen ve serinin sonraki karşılaşmasını cezalı geçiren Garnett, muhtemelen pişmanlık duymamıştır.

Ray Allen: Aslında daha önce takım arkadaşı olabilirlerdi. Minnesota 1996 NBA Draft'ında beşinci sırada Allen'ı seçmiş, daha sonra onu Marbury ile takas etmişti. Ama yıllar sonra kesişen yollar ve gelen şampiyonluk, KG ile Ray Allen'ı ömür boyu arkadaş yapmadı. Garnett, Ray Allen'ın Boston'dan Miami Heat'e gidişini affetmedi ve eski takım arkadaşının numarasını telefon rehberinden sildi.

Malik Sealy: İkilin yolları Minnesota'da kesişmişti. Kısa sürede yıldız oyuncunun en yakın arkadaşı olan Sealy, 2000'de KG'nin doğum günü partisinden dönüşte yaptığı bir trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Minnesota, Sealy'nin onuruna 2 numaralı formayı emekli etti. Garnett de en yakın arkadaşını hiç unutmadı, 2013'te takas olduğu Brooklyn Nets'te 2 numarayı tercih etti.

Şikâyet: Hakem kararlarına itiraz etmek, neredeyse her sporcunun ortak noktası. Garnett de kariyeri boyunca bu durumun bir istisnası olmadı. Fakat hırslı tavrıyla bildiğimiz Garnett, itirazlarında zaman zaman aşırıya kaçıyordu. Aldığı teknik faullerin sayısı da bunun bir kanıtı: 176!

Trash Talk: Garnett, trash talk (sözlü sataşma) konusunda bir uzmandı. NBA tarihinin en iyi savunmacılarından biriydi ve bunda fiziksel yeteneklerinin yanında sözleriyle rakiplerini psikolojik olarak etkileyebilmesinin de katkısı vardı. Carmelo Anthony, LeBron James, Jose Calderon, Joakim Noah farklı dönemlerde KG’nin kurbanı olan isimler arasındaydı.

Udonis Haslem: Zirveye en son 2012 sezonunda yaklaşmıştı. Artık yaşlanan Celtics, son bir şampiyonluk umuduyla Doğu Konferansı Finali’ne kadar ilerledi. Celtics seriyi Miami Heat’e kaybetti ama üçüncü maçta Udonis Haslem’ın yere düşürdüğü Garnett, önce bir duraksıyor, sonrasında ise yumrukların üzerinde şınav çekip ayağa kalkıyordu. KG’nin kariyerini özetleyen anlardan biriydi bu.

Üniversite: Garnett, dünyanın en iyi öğrencisi değildi. Liseden direkt NBA'e katılmayı düşündüğü günlerde önüne çıkan problemlerden biri de buydu. KG, bir yandan Michigan Üniversitesi'ne gitmeyi hayal ediyordu ama SAT'de (ABD’de üniversiteye girişte etkili seviye sınavı) aldığı sonuçlar buna elverişli değildi. Bu başarısızlık, harika bir NBA kariyerine önayak oldu.

Charlie Villanueva: Eğer Tim Duncan değilseniz, isminiz en azından birkaç olumsuz olaya karışmıştır. Hastalığı nedeniyle vücudunda tüy bulunmayan Charlie Villanueva’ya “Kanser hastası” demesi de Garnett’in kariyerindeki kara lekelerden biri.

Wally Szczerbiak: Sertliği ve acımasızlığıyla bildiğimiz Garnett, bu yönünü sadece rakip oyunculara göstermiyordu. Minnesota’dan takım arkadaşı Wally Szczerbiak’a, antrenmanda kötü savunma yaptığı için yumruk atmıştı. İkilinin arası, bu kavgadan sonra asla eskisi gibi olmadı.

X Jenerasyonu: Kobe Bryant ve Tim Duncan’ın ardından Garnett’in de emekli oluşuyla NBA’de 1990’ların sonu ve 2000’lerin başına damga vuran jenerasyondan geriye, sadece Dirk Nowitzki ve Vince Carter kaldı. Bir nesle basketbolu sevdiren kuşağa veda vakti…

Yirmi Bir: Boston Celtics, NBA’de en fazla sayıda forma numarasını emekliye ayıran takım ve Bill Sharman’ın 21 numaralı forması da bunlardan biri. Garnett de 2007’de Celtics’e takas olduğunda kariyerinin başından beri giydiği 21 numaralı formasına veda edip 5 numarayı aldı.

Zafer: NBA kariyerini tek bir yüzükle bitiren Kevin Garnett, Boston'daki şampiyonluğunu kutlarken gökyüzüne dönmüş ve "Anything is possible!" diye bağırmıştı. Gerçekten de her şey mümkün. Dünyanın bütün yeteneklerine sahip olabilirsiniz ve buna rağmen NBA kariyerinizi tek bir zaferle kapatabilirsiniz. Peki bu çok mu önemli? Elbette hayır. Garnett sahneden çekilirken aklımıza gelen yüzlerce andan, kelimeden, hatıradan sadece biri zafer.