Öncü

5 dk

Doris Burke -kendisi kabul etmese de- spor yayıncılığının öncülerinden biri ve her geçen gün camdan tavanları yıkmaya devam ediyor.

Doris Burke için ‘o yıl’, bu yıl. WNBA ve kolej basketbolu yorumladığı günlerde North Carolina Üniversitesi’nin basın odasında yapımcısı Kim Belton’a dert yandığı üzere, belki de çok daha eskiden NBA maçlarında yorumcu olarak yer almayı hak ediyordu. Ancak kalıpları yıkmak kolay değildi. Burke de sabretti. WNBA, NCAA ya da NBA diye ayırmadan, her çıktığı yayında basketbol bilgisini derin yorumlarla ekrana yansıttı. Sonunda da bu sezon, NBA tarihinde ulusal yayında yorumcu koltuğuna -tam zamanlı- oturan ilk kadın olarak tarihe geçti.

Burke için basketbol sevgisinin tohumları, yedi yaşındayken taşındıkları evin yanı başındaki sahada atıldı. Zincir filelerle başlayan basketbol yolculuğu, Providence Koleji’yle okul tarihinin en fazla asist yapan ismi olarak mezun olana dek sürdü. Providence günlerinde, yaklaşık 30 yıl sonra NBA parkelerinde yeniden karşılaşacağı iki isimle tanıştı: Erkek takımına kendisiyle aynı yıl giren ve kolej kariyerini -o dönemki adıyla- Doris Sable’dan daha az asistle kapatan Billy Donovan ve o yıllarda Providence’ta asistanlık yapan Jeff van Gundy...

Burke için kariyerinin şekillendiği yıllar, mezuniyetini takip eden döneme dayanıyor. Ona göre, mezun olduğu yıllarda WNBA kurulmuş olsa basketbol kariyerini profesyonel olarak da devam ettirebilirdi. Ya da iki yıl sonra Gregg Burke ile nişanlanmasa asistan koçluk yaptığı Providence’ta yola devam edebilirdi. Ancak sabah 7’den akşam 9’a dek süren antrenörlük takvimi, ileride çocuklarıyla vakit geçirmek isteyen Burke için sürdürülemez hâle geldi. Önüne çıkan başka bir fırsat bugünkü Burke’ün temellerini attı. Doris’i asistanı olarak kalmaya ikna edemeyen koç Bob Foley’nin, eski oyuncusu için yeni önerisi hazırdı: Okul radyosunda kolej maçlarını yorumlamak.

Providence radyosu, ESPN’deki kolej basketbolu yayınlarına, 1997’de başlayan WNBA yorumculuğu ise 2003’te NBA parkelerine uzandı. ESPN yayınlarında saha kenarındaki mini röportajlarla aileden birine dönüşen Burke, zaman içinde bir popüler kültür figürü haline geldi. 2K serisinin vazgeçilmezlerinden olan, topuklu ayakkabı ve kalem etekle parkede topu belinin arkasından geçirdiği dripling her yerde konuşulan Burke, NBA medyasının en sevilen isimlerinden biri. Ünlü şarkıcı Drake’in, bir Raptors maçına üzerinde Burke’ün fotoğrafı olan kıyafetle gelişi de bunun kanıtlarından biri.

Burke’ün parkedeki yetkinliği hakkındaki en net yorum ise onu 30 yılı aşkın süredir tanıyan Jeff van Gundy’den geliyor. Koça göre “Burke, spor yayıncılığının LeBron James’i” ve “dünyada daha iyi bir basketbol analisti yok.”

Burke dışında ABD spor medyasındaki neredeyse herkes, onun bir öncü olduğu konusunda hemfikir. Burke ise zamanında soyunma odaları ve basın toplantılarında türlü hakaretlere maruz kalmış Suzyn Waldman ya da Jackie MacMullan gibi isimlerin bu sıfatı daha çok hak ettiğini düşünüyor.

Kendi sözleriyle yegâne amacı, ileride peşinden geleceklerin işini kolaylaştırabilmek. Bugünlerde onu takip eden Stephanie Ready ve Sarah Kustok gibi isimlere bakınca, Burke’ün mutlu olmak için daha şimdiden birden fazla sebebi olduğunu söyleyebiliriz.

Socrates Dergi