Emekli Sandığı

13 Nisan 2016 günü Los Angeles Lakers formasıyla son kez parkeye çıkan Kobe Bryant, olağanüstü kariyerine o gece eşsiz bir veda hazırlamaktan geri durmadı. Normal sezonun son maçında, Utah Jazz’e karşı dördüncü çeyrekte tek başına Lakers’ın geri dönüşünü üstlenen Black Mamba, Los Angeles kentine 60 sayılık bir resitalle elveda dedi. O gün Staples Center’ı dolduran 19 bini aşkın taraftar arasında ünlü rap yıldızı Ice Cube da vardı ve bir sayfanın kapanışı, bir diğerinin açılışına önayak oldu. Uzun zamandır eski NBA oyuncularını yeniden sahaya döndürecek bir proje tasarlayan Ice Cube, Kobe’nin ilham verici vedasıyla artık harekete geçmesi gerektiğinin farkındaydı.

“Kobe’yi son maçında 60 sayı atarken izlediğimde ‘Bu adam hâlâ en üst seviyede basketbol oynayabilir, onu izlemek için para ödemeye hazırım fakat oynayabileceği hiçbir mecra yok ve bu utanç verici’ diye düşündüm.”

Cube, yakın dostu Jeff Kwatinetz’le birlikte BIG3 adını verdikleri, eski NBA yıldızlarına kucak açacak profesyonel tek pota üçe üç basketbol ligini kurmakta gecikmedi. O dönem NBA Oyuncu Birliği’nde yöneticilik yapan Roger Mason Jr.’ı ligin başkanlığına getiren ikili, eski yıldızları etkilemekte de hiç zorlanmadı.

Allen Iverson başta olmak üzere Jason Williams’tan Chauncey Billups’a, Kenyon Martin’den Mike Bibby’ye yakın dönemin birçok heyecan verici NBA yıldızı, geç olmadan bu çağrıya olumlu cevap verdi.

Sekiz takımın ikişer kaptanı belirlendikten sonra, kalan üç kişilik takım kontenjanları için Las Vegas’ta mini bir draft düzenlendi. Kaptanları etkilemek için çölün yolunu tutan 50 eski NBA oyuncusu arasından 24’ü, kadroda kendilerine yer buldular. İlk sıra seçimini yapan Trilogy takımı kaptanları Kenyon Martin ve Al Harrington, Rashad McCants’i kadroya eklerken Reggie Evans, Kwame Brown ve DeShawn Stevenson gibi yakın geçmişte NBA parkelerinde izlediğimiz isimler, takım kaptanlarını etkilemeyi başaran azınlığın içindeydiler. Ice Cube, BIG3’den bahsederken basit şov maçlarından ibaret olmadıklarının, rekabetçi bir ortam yaratmak istediklerinin altını sıklıkla çiziyor. Kaptanların draft tercihlerinde de oyuncuların sadece isimlerine değil, fiziki durumlarına baktıkları aşikâr. Zira Latrell Sprewell, Steve Francis, Joe Smith gibi önemli NBA kariyerlerine sahip isimler, draft’ta seçilmeyi başaramadılar.

Oyunu değiştirme mottosuyla yola çıkan BIG3’de birçok farklı kural var. Belki de en ilgi çekeni, ileride NBA için de muhtemel bir kural değişikliği olarak görünen 4 sayılık atışlar. Üç sayı çizgisinin yaklaşık iki metre gerisinde yer alan üç adet dairenin herhangi bir noktasına temas ederek kullanılan atışlar, dört sayı değeri taşıyor. Ligin ilk haftaları itibarıyla dört sayılık atışlarda yüzde 25 civarında isabet sağlandı. Üç sayılık atış hâlindeyken yapılan faullerin tek bir üçlük atış, iki sayılık atışta ise iki sayı yerine geçen tek bir serbest atış olarak ödüllendirilmesi de oyunu hızlandırmak için atılmış adımların başında geliyor.

BIG3'yi uzun vadeli bir plan olarak gören Ice Cube, bu projenin ileride çok daha büyüyeceğine inanıyor. Mesela Kobe’nin, maçları izleyip “Seneye ben de burada olmak istiyorum” diyebileceğini düşünüyor. Iverson’ın hem kaptanlığını hem de koçluğunu üstlendiği 3’s Company takımından Andre Owens, Kevin Garnett’in de burada yer almak isteyebileceğini söylemekten çekinmiyor. BIG3’nin en renkli yüzlerinden Stephen Jackson ve Al Harrington ise turnuvadaki oyunculardan 10 kişilik bir takım kursalar bir NBA takımını yenebileceklerini iddia edecek kadar ileri gitmiş durumdalar.

Buna karşın FIBA’nın üçe üç turnuvalarında son yılların tartışmasız yıldızı Sırp Dusan Bulut, onlarla aynı duyguları paylaşmıyor gibi: “Bence onlar paraya ihtiyacı olan, servetini yiyip bitirmiş bir avuç insan. Parkede oldukça hantal ve statik görünüyorlar. Bize karşı parkeye çıkarlarsa saha kenarında sağlık ekibi bulundurmayı unutmasınlar; çünkü kısa süre içinde bacakları ve omurgaları parçalara ayrılabilir.