PSG ve Diğerleri

Tuhaf açıklamalarıyla tanınan Lyon Başkanı Jean-Michel Aulas, geçen sezonu üçüncü bitirdiklerinde “Ben takımımı Fransa şampiyonu olarak görüyorum. PSG, Katar takımı; Monaco ise Rusların” demişti. Paris kulübünün son dönem yatırımlarına ayak uydurmanın imkânsızlığı, lig ikinciliğinin ilk sıra kadar başarılı görülmesine sebebiyet verdi ve bu, yakın dönemde de değişmeyecek. Thomas Tuchel'le son üç sezondaki ikinci geçiş sezonuna girecek PSG'den iki sezon önce Leonardo Jardim'in yönetimindeki Monaco'nun yaptığı gibi şampiyonluğu çalmak, arkadaki üç takımın şu anki durumu sebebiyle pek de mümkün değil. Peki bütün bunlara rağmen Fransa Ligi'ni neden izlememiz gerekiyor?

Marsilya, Marcelo Bielsa'nın bıraktığı sezondan sonra ilk 11'den yedi oyuncusunu, yönetimini ve hatta kulüp sahibini kaybetmişti. Köklü ekip, ABD yatırımı geldikten sonra takımın başına getirilen Rudi Garcia ve mantıklı transferler sayesinde ilk dörde geri döndü. Ayrıca geçen sezon akıllıca işlere devam ederlerse ekonomik olarak yakın dönemde PSG'yle aşık atabilecek seviyeye yaklaşabileceklerini de gösterdiler. Lyon ise artık oyuncu satmak zorunda değil ve kadrolarını koruyabilecek mali seviyeye geldiler. Gelenek oturtan ve iyi futbol oynatan bir teknik direktörle çalışıyor olmaları da cabası. Bu sezon esas soru işaretleriyse Monaco'nun üstünde. Son üç sezonda Avrupa'nın en sempatik işlerini yapan takım olan Monaco, işi iyice abartıp neredeyse parlayan tüm oyuncularını elden çıkardı ve yerlerini yine geleceğe dönük transferlerle doldurdu. Teknik direktör Jardim'in dahi “Sistemimizin güzel işlediğine katılıyorum ancak sürekli satıp genç isim alarak yarışmacı kalamayız” demesi, bu sezonun onlar için ne kadar zor geçebileceğine dair önemli bir işaret. Monaco, uzun süre sonra ilk kez ilk üç savaşında eli diğerlerine göre güçsüz olan taraf.

Bunun yanında efsane Patrick Vieira, Fransa'ya yirmi yılı aşkın bir sürenin ardından Nice teknik direktörü olarak döndü. Nice, Lucien Favre döneminde eldeki dar kadroya rağmen müthiş altyapı kullanımı ve tecrübeli teknik adamın Mario Balotelli'den maksimum verim almasıyla Avrupa Kupası potasında gezinmişti. Bu kez onlardan ne beklememiz gerektiğine dair elimizde bir veri yok ancak heyecan verici bir sezon geçirebilirler. Elindeki dar oyuncu havuzundan kalıp gibi bir savunma takımı çıkaran Claudio Ranieri'nin yerine Rio Ave'de iyi bir savunma performansı çıkaran Miguel Cardoso'yu getiren Nantes, geçişi iyi atlatırsa bu kez ilk 6'yı görebilir. Deplasmanda herkesi yenebilecek kadar müthiş bir kontratak takımı olan ve Sabri Lamouchi'yle yeniden dirilen Rennes, iyi bir transfer dönemi geçirerek toparlanan bir St. Etienne ve Malcom'un yerini bir başka genç yıldız Samuel Kalu'yla dolduran Bordeaux ilk 8 adayları. Geçen sezon fiyaskodan son anda kurtulup ligde kalan Lille de sezonun x-faktörü olabilir.

Bununla beraber alt sıralar için konuşmak çok zor. Amiens, Toulouse, Nimes, biraz Caen ve bu sezon lige çıkan Reims, olağan şüpheliler. Reims ve Nimes mütevazı ama rekabetçi kadrolara sahipler. Takımının attığı 42 golden 23'üne direkt katkıda bulunan Toko Ekambi'yi satan Angers ve Alban Lafont, Issa Diop, Andy Delort gibi isimlerle yollarını ayıran Toulouse için sezon kolay geçmeyebilir. Toulouse'un tek avantajı daha önce sekiz yıl takımı çalıştıran Alain Casanova'nın geri dönmesi. Angers'i ise bekleyip göreceğiz. Düşme hattı için bir önemli not daha: Caen altı sezondur çalıştığı, iki kupa finali gören, Lemar, Kante ve Guerreiro gibi oyuncuları yetiştiren Patrice Garande'la yollarını ayırdı ve yerine daha önce hiç Ligue 1'da çalışmamış Fabien Mercadal'ı getirdi. Onların da soru işareti büyük.

Fransa Ligi yetenek havuzundaki oyuncuları İngiltere'ye satarak ekonomik kalkınmayı başardı, büyümeye de devam ediyor. Tüm takımların Ligue 2'ye kiraladığı 17-20 yaş aralığındaki oyunculara hemen şans vermesi ve o oyuncuların yeteneklerini serbestçe sergileyebileceği bir ortam bulması, Fransa Ligi'nin Avrupa'nın ana oyuncu kaynağı olmasına yardımcı oldu. Lige bu sezon transfer edilen oyuncuların yaş ortalaması 22,3 ki bu ortalamayı PSG'nin yeni kalecisi Gianluigi Buffon tek başına yükseltiyor. Yetenek avcıları ve gelecek sezon Premier Lig'e kimlerin geleceğini merak edenler için yine izlemesi ideal bir lig olacak.

Cevher

Fransa'da çıkış yapacak oyuncudan bol bir şey yok. O yüzden, zor bir karar oldu. Tanguy Ndombele, aslında çıkışını geçen sezon yaptı ancak ligi çok yakından takip etmeyenlerin onu görmesi pek mümkün olmadı. Sahanın her iki yönünde de giderek gelişen ve Maxime Gonalons gibi bir oyuncunun yokluğunu hiç hissettirmeyen 21 yaşındaki orta saha, gelecek sezon 30 milyon sterlinlik etiketle transfer olacak seviyeye gelebilir. Esas çıkış sezonu bu sezon olacak.

Bu Hocaya Dikkat!

Geçen sezonu düşme hattına yakın olarak aldığı Rennes'i Avrupa Ligi'ne götürerek bitiren Sabri Lamouchi, deplasmanda yalnızca iki mağlubiyet almıştı. Özellikle deplasmanda alınan Lyon ve PSG galibiyetleri, Lamouchi'nin direkt ve kontratağa dayalı hızlı oyunundan güzel örneklerdi. Onun takımları topu rakibe bırakıyor, yetenekli ve atlet oyuncularına serbestlik tanıyor, topla fazla zaman geçirmiyor. Transfer döneminde kontraya yatkın Theoson Siebatcheu ve oyun kurucu Clement Grenier'i alan Rennes, Lamouchi'yle işleri büyütebilir bu sezon.

Anahtar: Şampiyonlar Ligi

PSG en azından bir süre daha lige şampiyon şekilde başlayacak. Olamazlarsa kendileri olamayacaklar, orası açık. Ancak Marsilya'nın Amerikan yatırımıyla akıllıca büyümesi, Lyon'un finansal olarak düzelmesi ve Monaco'nun her sezon oyuncularını elden çıkarıp yerlerini gençlerle doldurmasıyla, bir anda ilk üç savaşı kızıştı. Rennes ve Bordeaux sağlam bir yapı oturttular, Nice de işler yolunda giderse yukarıyı zorlayabilir. Üçüncü sıra çok kritik.

68

Geçen sezon Lyon yeni kurduğu hücum hattından ne bekleyeceğini bilmiyordu ancak Depay-Traore-Fekir-Diaz dörtlüsü 87 golün 68'ine imza attı. Hücum hattının da değişmemediğini düşününce, eğer mevzubahis dörtlünün performansı bu seviyede kalırsa, önümüzdeki yıl Şampiyonlar Ligi için ilk adayın Lyon olduğunu söyleyebiliriz.

Ateş Hattı

Ligin en klasik özelliklerinden biri şudur: Bitime 5-6 hafta kaldığında sekizinci sırayla on ikinci sıra arasındaki takımlar Avrupa Kupaları'na da, ligden düşmeye de eşit uzaklıktadırlar. Bu sezon yine açık ara ligden düşen bir takım görmeyeceğiz sanırım. Lakin önemli oyuncularını kaybeden Angers ve Toulouse için işler kolay olmayacak.