
Robbie McEwen: “Pogacar’a en büyük tehdit kendi takımında”
4 dk
2025 Fransa Bisiklet Turu’nun bitmesine daha var ama daha şimdiden drama doyduk. Son haftaya hazırlanırken, geride bıraktığımız iki haftayı Eurosport yorumcusu Robbie McEwen ile konuştuk.
Fotoğraf: UAE Team Emirates
Bu noktada Fransa Bisiklet Turu, herkesin içinde yazanı bildiği Oscar Ödülleri zarfı gibi mi, yoksa (elbette ki hiçbir bisikletçiye dilemeyiz ama) kazalar dışında hâlâ sürprizlere yer var mı?
Benzetmenizi sevdim. Evet, bu bir Oscar zarfı gibi ve herkes içine yazılmış ismi biliyor. Tadej Pogacar çok büyük bir fark yarattı ve her şey yolunda giderse bu farkı kaybetmeyecek. Hatta bence daha etap(lar) kazanacak ve yarışı ezici bir üstünlükle tamamlayacak.
Ama şunu da söylemek gerek: Fransa Turu her zaman bir şekilde sürprizler sunar. Gerçekten de bir form değişimi yaşanacağını ve bir başkasının Tadej Pogacar’a karşı açık bir mücadeleye gireceğini sanmıyorum. Onu alt etmek için ya bir hastalık ya bir mekanik sorun ya da yalnız kalacağı berbat bir gün yaşaması gerekir. Kazalar da ne yazık ki bu sporun bir parçası ve elbette kimseye böyle bir şey dilemeyiz ama Fransa Turu’nda hiçbir zaman tamamen güvende değilsiniz, ne kadar önde olursanız olun. Ancak mesele sadece en iyi bacaklara kimin sahip olduğuysa kazanan kesinlikle Tadej olur.
Eğer Visma Lease a Bike’ın sportif direktörü siz olsaydınız neyi farklı yapardınız ve bu gerçekten bir fark yaratır mıydı?
Açıkçası, sportif direktörü ben olsaydım pek bir şeyi farklı yapmazdım. Gerçekten, farklı bir şey yapmazdım. Wout van Aert, Simon Yates, Matteo Jorgenson gibi isimlere fırsat tanımaları bence doğru bir strateji. Matteo görevini gayet iyi yapıyor. Dürüst olmak gerekirse rakip başka biri olsaydı şu an zekice bir taktikle nasıl başarılı olduklarını konuşuyor olurduk ama maalesef rakipleri Tadej Pogacar. O her şeyi sindiriyor, savuşturuyor, olağanüstü bir takım desteğine sahip.
Yani Visma ellerinden geleni yapıyor. Enerji harcadıklarını düşünmüyorum, stratejileri iyi. Ama şu an Pogacar’a karşı işler gerçekten imkânsız. Ne sorarsanız sorun, cevabı onda.
Primoz Roglic’in Fransa Turu zaferi umutları tamamen son buldu mu?
Zafer için evet. Ancak podyum için yarış bitmiş değil, hâlâ bir umut var ama takım arkadaşı Lipowitz çok daha güçlü. Ancak Primoz’u biliyoruz, kararlılığı sarsılmaz. Denemeye devam edecek, devamlı deneyecek ve zorlayacak. Gerçekten çok iyi bir gün geçirebilir çünkü şu ana kadar harika görünmedi ama eğer iyi bir gün yakalarsa, eski Primoz’dan bir şeyler görebilirsek, kendisini hâlâ podyuma atabilir. Bu hâlâ mümkün. Ama zafer için, hayır, ilk ikiye yakın değil.
Önümüzdeki birkaç yıl içinde Pogacar'ın hegemonyasını ciddi şekilde tehdit edebilecek biri var mı sizce?
Florian Lipowitz’ten gelen bazı olumlu işaretler var. Onu geçen sezondan beri daha yakından takip ediyoruz, yetenek anlamında büyük bir ilerleme kaydetti. Yani ciddi bir gelişim gösteriyor. Ancak Tadej’e meydan okuyacak biri olup olmayacağını söylemek için henüz çok erken. Elbette zaman geçtikçe hiçbir şey sabit kalmaz, ne bugün ne de yarın. Aynı seviyede kalamazsınız. Yani şu anda açıkçası bu rolü üstlenecek kimseyi görmüyorum.
Bana kalırsa en büyük tehditler Pogacar’ın kendi takımından çıkabilir. Del Toro ya da Ayuso gibi isimlerin nasıl evrileceğine bağlı. Bu Fransa Turu’nda ise Lipowitz’ten söz ediliyor. Ama bence bu farkı kapatıp Pogacar’ın hakimiyetini yıkacak kişi Lipowitz olmayacak.
Yeşil mayo mücadelesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Şu anda Jonathan Milan önde. Ardından Pogacar ve Mathieu van der Poel geliyor. Sizce Van der Poel kaçışlara girip puan toplamaya çalışır mı? Yoksa bu mücadele artık bitti mi?
Hayır, kesinlikle bitmiş değil. Jonathan Milan şu an önde olabilir ama bu liderlik garanti değil çünkü Tadej hâlâ etaplar kazanmaya devam edecek gibi görünüyor ve kazanmasa bile hep üst sıralarda yer alacak. Bence yeşil mayo için gerçek tehdit o, Milan için ciddi bir tehlike.
Milan’ın saldırması gerekiyor, kaçışlara girmeye çalışmalı. Geçtiğimiz gün 51 kişilik kaçışı kaçırdı ama ara sprint kapılarında puan toplaması ve kendisine uygun bitişlerde iyi sıralamalar elde etmesi şart. Bu mücadele gerçekten ilginç çünkü Tadej zor etaplarda her zaman kazanabilecek kapasitede.
Mathieu ise kaçışlara girip puanlar topluyor. Eğer sadece kendi için yarışıyor olsaydı çok daha büyük bir tehdit olurdu ve genel klasmanda Milan’a çok daha yakın olurdu. Ama o öyle iyi bir takım arkadaşı ki, Philipsen’e ve Groves’a sprintlerde liderlik yapıyor. Bu yüzden bazı puanları kaçırıyor, oysa burada burada ilk 10’a girme şansı varken bunu bazen değerlendirmiyor. Ama yine de bence Milan için en büyük tehdit Tadej. Bu yüzden kalan her fırsatı maksimum şekilde değerlendirmeleri şart.
Şu ana kadar sanırım dört sprint etabı oldu ve belki bir ya da iki tane daha kaldı. Diğerlerine kıyasla sizi en çok etkileyen bir sprinter var mı? Açıkça görüyoruz ki Merlier iki etap kazandı, Philipsen ve Milan da birer etap aldı ama emin değilim, sizce Merlier en zorlu isim mi?
Evet, kesinlikle. Tim Merlier -dürüst olmak gerekirse- benim için en önde gelen isim. En sevdiğim sprinter’lerden biri ve son birkaç sezona baktığımızda pelotondaki en iyi sprinter olduğunu düşünüyorum. Kazandığı yarışların sayısına, nasıl kazandığına bakarsanız… Gerektiğinde kendisini öne taşıyıp çok geriden sprint başlatabiliyor ve uzun menzilden gidiyor. Evet, şu anda en iyi isim o.
Onunla ilgili sevdiğim şey şu: Fırsatları çok iyi tespit ediyor ve çoğunu da kaçırmıyor. Sadece ilk gün sprint’in içinde yoktu ama o günden sonra her fırsatta oradaydı. Evet, şu an en iyi isim o ve bu durum Jonathan Milan’ın yeşil mayoyu kazanmasının önünde bir engel olabilir.
Eğer Milan düz etapların sonunda verilen 50 puanlık fırsatlarda üst sırada yer alamazsa -Merlier onu geçerse- bu Pogacar ile Milan arasındaki farkı belirleyen şey olabilir.
Mathieu van der Poel ve yeşil mayo. Bu kariyere bunu yakıştırıyor musunuz?
Bu Fransa Turu’nda yeşil mayoyu kazanma ihtimalini çok yüksek görmüyorum. Bunun nedeni de tamamen Fransa Turu’nda sergilediği özverili sürüş ve takım arkadaşları için çalışması. Kaden Groves için çalıştı, ilk gün Philipsen’e yardım etti. Eğer Mathieu bu Fransa Turu’na yalnızca kendisine odaklanarak katılsaydı ve hedefini yeşil mayo ile sprint puanlarına yöneltseydi elbette kazanabilirdi.
Ama Mathieu van der Poel kadar iyi biri için bile yeşil mayo tam odaklanma gerektirir. Gün atlayamazsınız, bir gün kendinizi sırf cömert hissettiniz diye başkası için feda edemezsiniz. Kazanmak istiyorsanız, kazanmak zorundasınız. Kazanabilir mi? Evet, kazanabilir. Ama bunun için tüm plan Mathieu üzerine kurulmalı.
Bu durum, Peter Sagan döneminden bu dönemki farkın temel sebebi mi? Peter tam anlamıyla odaklıydı. Bu yüzden mi Mathieu ve belki Wout van Aert yeşil mayoyu hedeflemiyor?
Bence bunun sebebi aynı zamanda saf sprint kalitesi. Peter en iyi döneminde Greipel gibi isimleri yenerdi, hatta tüm sprinter’leri geçerdi. Geçilebildiği günlerde bile Cavendish, Greipel, Kittel gibi isimlerin ardından ikinci ya da üçüncü olurdu. Yani Peter, Mathieu veya Wout’a kıyasla daha hızlı ve daha istikrarlı bir sprinter’di.
Mathieu ve Wout daha çok klasik yarışçı tipi. Peter ise epey benzersiz bir örnekti, hem çok iyi tırmanabiliyor hem de inanılmaz hızla sprint atabiliyordu. Bu tarz bir bisikletçi sadece birkaç nesilde bir gelir. Bu yüzden bu kadar çok yönlü biriyle yarışmak pelotondaki diğer isimler için sinir bozucu olabiliyordu. Evet, Peter sadece daha hızlıydı ve bu da ona o kadar çok yeşil mayo kazandırdı.
Genel klasmanda bir dönüm noktası görme ihtimalimiz var mı?
Fransa Turu’nda asla asla dememelisiniz çünkü ne olacağını gerçekten bilemezsiniz. Mesela Tadej Pogacar’ın Jonas’a karşı kaybettiği yıllara bakın, o zamanlarda yarışın büyük bölümünde oldukça iyi görünüyordu ama sonra birdenbire iki büyük çöküş yaşadı ve biz hâlâ kazanabilir diyorduk. Ama sonra, bilirsiniz, birkaç yıl önce Col de la Loze’da tam bir patlama yaşandı. Col de Granon’da çok fazla zaman kaybetti. Eski Jonas ile geçen yıl Bask Bölgesi’nde yaşadığı büyük kazadan sonraki Jonas arasında hâlâ belirgin bir fark var.
Bence hâlâ eski seviyesine dönebilmiş değil. Hâlâ sakatlıkların etkileriyle boğuştuğunu düşünüyorum. Belki geçen yılki kadar iyi değil ya da belki sadece o seviyeye ulaşamıyor. Bu yüzden bence bir dönüm noktası yaşanması pek olası değil. Tadej, daha önce kaybettiği zamanlardan çok şey öğrendi. Hâlâ agresif sürüyor ama artık çok daha hesapçı. Yani bir dönüm noktası ancak ciddi bir şanssızlıkla ya da kendine fazla güvenip aptalca bir şey yapmasıyla mümkün olur. Ama bunu yapacağını sanmıyorum.
Pogacar tüm zamanların en iyi bisikletçilerinden biri mi yoksa sadece büyük rakiplerin az olduğu bir dönemin avantajını mı kullanıyor?
Bence artık onun tüm zamanların en iyilerinden biri olduğunu rahatça söyleyebiliriz. Hatta gelmiş geçmiş en büyüğü olma yolunda ilerliyor. Sonuçta karşına kim çıkarsa onları yenmek zorundasın ve bu dönemde yarışan başka büyük şampiyonlar da var.
Tadej ve Jonas olmasa bu Fransa Turu’nu kazanmak için oldukça çekişmeli bir mücadele izliyor olurduk. Şu an onlardan biri yoksa bu seviye düşer. Jonas tek başına bile üst düzey bir şampiyon. Bugünkü rekabete baktığınızda hâlâ çok kaliteli isimler, çok güçlü yarışçılar var. Ama Tadej o kadar iyi ki aralarından sıyrılıyor.
Evet, şu anda tüm zamanların en iyilerinden biri hakkında konuşuyoruz ve tarihin en büyüğü olduğunu söylemek için de ciddi dayanaklar var.
Şu an pelotondaki bisikletçilerden yola çıkarak Tadej Pogacar’a rakip olabilecek “nihai bisikletçiyi” inşa edebilir misin?
Mathieu van der Poel ve Remco Evenepoel, elimizde iki havuz olurdu. Bu ikisi kesinlikle genetik havuzda yer alırdı. Pogacar’ı dışarı çıkarırsak geri kalanlar içinde hâlâ Jonas’ı alırdım çünkü pelotondaki diğerlerine kıyasla en iyi tırmanışçı o.
Sonra biraz sprint özelliği eklemek gerek, bu noktada Tim Merlier’i koyarız. Çünkü her zaman finişte o patlayıcı güce sahip ve Pogacar’la başa çıkmak için buna ihtiyacınız var.
Yani elimde bir zamana karşıcı, klasik uzmanı, tırmanışçı ve sprinter var. İşte o karışım: Remco, Mathieu, Tim ve Jonas. Hatta biraz da Del Toro eklerim çünkü Fransa Turu’nda olmasa da tarzını seviyorum. Bence bu bileşenler birlikte oldukça korkutucu bir tablo yaratır.
Bir de her ne kadar kaza yapıp turu bırakmak zorunda kalsa da Joao Almeida’nın güvenilirliğini ekleyelim. Bu kadro Pogachar’ı yener mi bilmiyorum ama kesinlikle heyecan verici olurdu. Evet, kesinlikle. Ama yine de onu yeneceklerini garanti edemem.